NEWS! Kahvede Sürdürebilirlik!

Kahve… Kendine koşulsuz şartsız bağlayan, yapısı sadece kabaca aydınlatılabilmiş, denemeye, bilme uygunluğuyla herkesin özgün oyun alanları yarattığı muntazam yapı.Her geçen gün ilginin ve tüketim oranının giderek arttığı kahvenin, en büyük 10 emtia içinde olduğunu biliyor muydunuz? Evet, bilmeyenler için oldukça şaşırtıcı gelecek bu bilgi aslında kahvenin tüm dünyada dolaşımının miktarının büyüklüğünü kanıtlar nitelikte. Aynı zamanda kahve, dünyada sudan sonra en çok tüketilen içecek olma özelliğini de taşıyarak oldukça popüler bir yerdedir. Bu kısa verilere dayanarak, birçok bilim insanının, girişimcilerin akıllarına gelen soru şudur ki; bu kadar tüketimi olan bir maddenin ortaya çıkardığı atık miktarı nedir?

Güncel datalara bakacak olursak; küresel kahve tüketimi 2019/2020 yılları arasında 164,5 milyon çuval olan atık miktarı, 2020/2021 yılında %1,3 oranında artarak 166,62 milyon çuvala kadar artmıştır. Uluslararası Kahve Örgütü'nün 2021-2022 yılları için yaptığı tahmine göre, dünya çapındaki kahve tüketimi %3,3 artarak 170,3 milyon çuvala (60 kg/çuval) ulaşacaktır. Bu veriler incelendiğinde ortaya çıkan miktarın ne kadar devasa boyutlarda olduğu görünmektedir. Üstelik tüm dünyada tüketim oranlarının kontrolsüzce arttığı düşünüldüğünde bu miktarlar çevre için korkutucu hal almaktadır. Yeni dünya düzeninde, herkesin bir şekilde denk geldiği, konuştuğu ya da karşılaştığı bir kelimedir “sürdürülebilirlik”. Dünyada 1990 yılında başlayan, 1997 yılında Kyoto Protokolü ile tüm ülkelerden taahhüt alınan ve 2016 yılında da Paris Anlaşması ile hedeflerin ve sınırların mümkün olduğunca net şekilde belirlendiği sürdürülebilirlik (yeşil mutabakat) konusu günümüzde ülkeler arası karşılıklı sorumluluklar ile oldukça hızla hareket edilen bir konu haline gelmiştir. Sosyal, çevresel ve yönetişimsel olarak 3 temel başlığa ayrılan sürdürülebilirlik, içinde tarımdan yaşamsal döngüye karşı olan sorumluluğa, enerjinin doğru kullanılmasından emisyonu minimize eden lojistik ağına, iklim değişikliğinden karbon-su-enerji ayak izinin ölçülüp özgün mücadele hedefleri belirlenmesine ve bunların yanında, döngüsel bir ekonomi tarzının belirlenerek atıkların geri kazandırılmasının sağlanması gibi bir çok hususa (ayrıca 17 başlıkta incelenir) yer veren oldukça kapsamlı, hassasiyet isteyen konudur. Burada ülkelerin, işletmelerin hedeflerinin yanı sıra şahsi bilinç, hedefler, hassasiyetler de oldukça önemlidir. Kahve, harcanmış kahve atığı, kahve kabuğu, coffee silverskin (ince epidermis katmanı), filtre sistemleri ve ambalaj atıkları başlıca olmak üzere 5 büyük atık türü olarak incelenebilir. Ambalaj atıkları için hem firmalarda hem de tüketicilerde önlemler alınmaya başlandığı ile karşılaşmışsınızdır. Bunların yeterliliği ve sürecin daha iyiye nasıl gideceği ile ilgili kısmı başka bir yazımızda belirtiriz. Kahve posası (harcanmış kahve atığı-spent coffee grounds) bu atıkların içinde oldukça büyük bir yer kaplamaktadır ve küçük geri dönüşüm hamleleri haricinde bertarafı doğru sağlanamamaktadır. Yanlış yönetilen kahve atıklarının bertarafında direk olarak toprakla buluşturulması toprağın doğal dengesini bozmakta ve verimliliğini azaltmaktadır. Elbette ki aynı şey su için geçerlidir.Özetlemeye çalıştığımız kadarıyla kahvenin atık yönetimi çevresel sürdürülebilirlik açısından oldukça önemli olduğu ortadadır. Bu konuyla ilgili üstümüze düşenlere- sorumluluklarımıza odaklandığımız ve üzerinde uzun süredir Ar-Ge çalışmalarımızın sonucu olarak ortaya çıkmış olan Kahve Posasından %100 Doğal Bardak Üretimimizi sizlere sunmaktan, heyecanımızı sizler ile paylaşmaktan mutluluk duymaktayız. Bizim için oldukça heyecan verici ve büyük olan bu çalışma umuyoruz ki sizlerde de aynı heyecanı yaratmıştır. Tutkuyla bağlı olduğumuz, özenle seçtiğimiz ve aynı özende sizlere sunmaya çalıştığımız, topraktan fincana her aşamasını laboratuvarda analiz etmeye çabaladığımız kahvenin, atığına da aynı tutkuyla sahip çıkmış ve ortaya karbon salınımını düşürmek, gelecek nesillere sürdürülebilir bir dünya düzeni bırakabilmek, en önemlisi Meet Lab Coffee olarak bu alanda tüm dünyaya katkımızı sağlayabilmek amacıyla ortaya çıkan ürünlerimiz yakında sizlerin beğenisine sunacağız.

Artık kahvenin atığını da tamamen kimyasalsız bir şekilde ve yüksek oranlarda dönüştürdüğümüze göre istediğimiz kadar kahve içmeye devam edebiliriz