bunları almayın. hayır bak tanımı falan kenara bıraktım, entry'nin biraz sonra haddinden fazla bilgi içerecek olmasına ve moderatorlerin insafına sığınarak söylüyorum almayın bunları.
eğer kurtlu küflü miyadı dolmuş çekirdeği kavurup satmaktan daha edepsiz bir iş varsa o da bu aromalı kahveleri halka satmaktır. ben özellikle aromalı kahve mevzubahis oldugunda işin tat yada koku yada kişisel beğeni kısmında değilim. sanılabileceğinin aksine işin raconunda da değilim, ki hiçbir zaman olmadım, herhangi bir içecegin yada yiyecegin raconu, adabı falan olmaz, sadece daha fazla tatsal verim yada kişisel keyif almanızı saglayacak ufak tefek ekstralar, öneriler olabilir, ki onları da kişi uygulayıp uygulamamakta tamamen serbesttir. yiyecek ve içecek mevzusu kimsenin alay yada övünç konusu yapılamaz. özetle işin "kahve içmek isteyen sade kahve içmelidir" kısmında değilim. böyle bir söyleme asla inanmadım inanmayacagim da. sütlü, kremalı, şekerli, şuruplu hatta iyi bir markaysa aromalı şuruplu, soslu ve dahi aklınıza gelmeyecek binbir "insan tuketimine uygun" malzeme konulabilir kahve içerisine. beğenen tavuk bile koysun, ben ezip lime lime edip koydum ilginç oluyor. koyun ulan tavuk koyun, yeter ki bu aromalı kahveleri almayın içmeyin.
neden?
bu sefer kafanızı detaylarla yormayacagim,
"çoğunlukla" bu tarz kahve yapılırken aroma denilen nane, kahve kavrulduktan hemen sonra sprey şeklinde "çekirdekler had safhada sıcakken" üzerine sıkılıyor. çoğunuz en azından lise mezunusunuz, bir hayal edin en az 420 fahrenheit derece, yani 215 celcius derece sıcaklık ila 465f yani 240c sıcaklık arasında yüzey ısısına sahip çekirdeklere (ki bu çekirdeklerin iç ısıları çok daha fazla) doğala özdeş aroma spreyliyorsunuz. elbette o doğala özdeş aromayı alkol yada benzeri malzemelerle karıştırıp incelten yada daha etkili ve kalıcı hale getiren firmalar da mevcut. imkanınız varsa aromalı çekirdeklerin yuzeyine bakın, ince parlak bir film tabakası ile kaplı gibilerdir, işte bunu içiyor olacaksınız. size bu çekirdeklerden 1 avucunu alıp kapalı bir kapta saklamanızı tavsiye ediyorum, hatta mümkünse çekin öyle saklayın, her gün o kapağı açın bir kere koklayın ve geçen haftalar içerisinde şaşırtıcı bir şekilde kokunun önce alkole sonra izmariti andıran bir kokuya dönüşümünü gözlemleyin. hala almak ve içmek istiyorsanız bu yine sizin seçiminizdir ve yine yukarıda yazdığım gibi kimse tek laf etme hakkına sahip değildir. ama kişisel tavsiyem "illaki kokulu bir kahve istiyorsanız" bu tarz onceden aromalandırılmış kahve almak yerine, flavor ve aroma'nin birarada bulundugu, kaliteli markalar tarafından üretilmiş özütleri, yani şurupları kullanmanızdır. bu şurupların gerçekten kaliteli olanlarında katkı malzemesi minimal düzeydedir (hiç yok diyene inanma, şişesini 15 ila 30 lira arasından satmaları mumkun olmazdı)
bunlar haricinde aromalı kahve ile ilgili içenler tarafından sıklıkla dile getirilen bir şikayet; tadı ile kokusunun bir olmamasıdır. bunda şaşılacak yada şikayet edilecek bir durum yoktur. aroma koku demektir. sadece "aromalı" iddiası ile yola çıkmış bir şirket size tatsal açıdan aynı şeyi vermek zorunda değildir. yani bir kahve çilek
aromalı diye bunyesinde çilek
flavor'i yani çilek tadı bulundurma zorunluluğu yoktur. tat
* başkadır koku
* başkadır. tat içerisinde koku da vardır ama tek başına koku içerisinde tat bulunmak durumunda değildir. firmalar burada burnun tat almadaki belirleyici etkisini kullanmaktadır. kahveye "tat" vermek istiyorsanız o tadı içeren bir malzeme kullanmanız gereklidir, ki zaten o malzeme aynı kokuyu da bunyesinde içerecektir. örneğin elma kokan portakal tadında bir portakal yoktur. siz kahveye portakal suyu eklerseniz portakal kokusu ve tadı alırsınız. özetle aromalı kahve dediklerinde tatsal açıdan karşılık gelmiyorsa sizi kazıklama durumu yoktur. flavored kahve ise başka mevzudur, mesela starbucks ve benzeri firmalar şurupların ve sosların da yardımı ile sadece aromalı değil flavored yani tatlandırılmış kahve satarlar.
bugun turkiyede bulabileceginiz en iyi koşullarda uretilmiş aromalı kahve bile belli bir kalitenin altındaki colombia çekirdeklerinden uretilmektedir. neden? çünkü ortalamanın altındaki bir colombia kahvesi filtre ve french press için daha uygun, dünya genelinin de filtre ve fench press olarak tuketmeye alışık oldugu bir kahvedir. elbette burada nitelikli colombia kahvesinden bahsetmemekteyiz. nitelikli bir colombia kahvesi, yetiştirildiği çiftlik ve yetiştirme koşullarına ve daha birçok başka şeye bağlı olarak başka başka kahve hazırlama yontemleri ile de tuketilebilir. misal bu sene
world barista championship yani dunya barista yarışmasında birinci olan amcamız single origin bir colombia kullanmıştı. toparlayalım..
bu yazıda aromalı kahvelerle adı birarada anıldığı için tum colombialar kotu demek degildir. bu tarz kahve elde etmek için kötü colombia çekirdekleri kullanılmaktadır ve işin hem ironik hem de tam manasıyla pis kokulu kısmı, bu kahvelerin bir de utanmadan
gourmet coffee yada turkçeleştirildigi uzere
gurme kahve statusunde, ederinin 100 katına satılıyor olmasıdır. zaten önümüze gelen ney
gurme değil ki bu gunlerde anasını satayım. halbuki gerçekten gurme dediğin şeyi satın almak için bir kol bir bacak yanında da göt vermek gerekir o derece pahalıdır gerçekten gurme dedigin şey.