Tadım Notları Üzerine

Kedi

Yeni Kahvesever
Katılım
7 Kas 2019
Konum
İstanbul
Merhabalar,

Espresso macerema başlayalı henüz 3 ay kadar oldu. Espresso ve cappuccino içmeyi sevdiğim için diğer demleme yöntemlerine pek ilgi göstermedim ve espresso makinesi almaya karar verdim. Bu işe ayırabileceğim bütçe çerçevesinde o sırada indirimde olan DeLonghi ec31.21 makineyi almış bulundum.

Daha sonra yolumun üzerinde bulunan bir yerden ne kadar taze olduğundan bihaber şekilde taze öğütülmüş lavazza crema e aroma kahvemi de alarak evin yolunu tuttum. İlk bir kaç gün kahvenin tadı hiç fena değildi, sonrası malum. Bir kaç günde tüketemeyeceğim kadar aldığım için kahve bayatlamıştı...İyi kahve için en önemli şeylerden birinin kahveyi demlemeden hemen önce öğütmek olduğunu yaşayarak öğrenince espresso öğütümüne uygun olması açısından sizlerin de bileceği demoka m203 öğütücüyü aldım.

Arada geçen sürede espresso ve kahve dünyası ile ilgili kavramları gerek bu forumdan, gerek yabancı sitelerden, gerek youtube videolarından öğrendim:
Espresso hazırlama oranları, dozlama, kahve öğütümü, öğütücü çeşitleri (bıçaklı, konik ve düz burr öğütücüler),
tamperleme, basınçlı basınçsız naked sepetlerin farkları, çekirdek türleri, kavurma profilleri ve daha bir çok şey...

Şimdi sormak istediğim şey şu;

Öğütüm kalınlığı, dozlama ve oranlarla oynayarak ekşilik / acılık sorununu çözsem de şimdiye kadar alabildiğim en iyi shotlarda dahi tadabildiğim tek şey badem tadı oldu. Sadece boxx espresso blend xx çekirdekte bir miktar rahatsız edici olmayan meyvemsi ekşilik alabildim. Bunun dışında o ambalajlardaki çikolatamsı, çiçeğimsi, kremamsı ballı kaymaklı kompleks süslü tatların hiç birini alamıyorum.

Espresso demleme, kahve çekirdeklerindeki tadım notlarını yakalamak için uygun bir metot mu?
Eğer öyle ise sorun ekipmanda ya da bende mi?

Mesaj biraz uzun oldu, kusura bakmayın.
Şimdiden herkese teşekkürler...
 
Son düzenleme:

sahbaz061

Yeni Demleyici
Katılım
18 Nis 2018
Espressoda vaat edilen o kompleks tatları bende henüz yakalayabilmiş değilim, konuya gelecek yorumları merak ediyorum.
 

kahvetrip

Tecrübeli Demleyici
Katılım
1 May 2018
Konum
Ankara
espresso'nun zarif ve kompleks aromaları yakalamak için pek uygun / kolay bir yöntem olduğunu düşünmüyorum. Evet meyvemsi, çiçeksi, çikolatamsı temel tatlar özenli bir extraction'da ortaya çıkabiliyor ama pour-over'a göre espresso'nun aromatik olma potansiyeli çok daha düşük sanki. Belki bu espresso'nun suçu değil. demlemelere göre çok daha titiz bir yaklaşım gerekiyor düzgün bir shot için.
 
Z

ziyaretci5

Guest
Maalesef benimde deneyimlerim benzer şekilde gerçekleşiyor. Aynı çekirdekle yaptığım pour over demlemelerde aldığım değişik nota çeşitliliğini espresso da yakalayamıyorum. Acılık ekşilik vb sıkıntılar olmasa bile aromatik olarak daha fakir bir kahve elde ediyorum genelde.
 

HasanEkim

Yeni Kahvesever
Katılım
1 Nis 2019
Tadım notlarını birer referans olarak değerlendirmek gerekli öncelikle. Espresso diğer yöntemlere nazaran daha konsantre bir metod olduğundan, her türlü değişken logaritmik olarak katlanarak artıyor. Bu doğru receteyi şans eseri yakaladığınızda muazzam sonuçlar ve notalar elde etmenizi sağlarken, en ufak hata her şeyi baskılayıp mahfedebiliyor.

Aslında bu arayış da ayrı bir güzellik..

46mm demoka ile ne kadar geniş bir spektrum yakalanabilir bilemiyorum, ama söz konusu espresso ve aroma arayışı ise öğütücü bıçağınızın çapı ile elde edebileceğiniz spektrumun genişliği doğru orantılı oluyor.


Şimdi kimileri sette/niche gibi pek meşhur değirmenleri refere edip hatalı bir görüşe sahip olduğumu söyleyeceklerdir, doğrudur da, pek göreceli mevzudur bu damak tadı olayı ama en azından atıp tutmadığımı, sette, niche ve etz değirmenleri evde uzunca süre kullanmış birisi olduğumu belirteyim.LM Swift de bugünlerde popüler oldu/olacak, o da etz üretimi ve çok da farklı olduğunu düşünmüyorum.

On demand modifiyeli bir ceado e15 i de kullandım bir süre ve konik bıçakla benim damağımın uyuşmadığına karar verdim, tersini savunan arkadaşlarım da var elbet, dediğim gibi avrupada yaşayan ve oranın beslenme kültürü ile büyümüş bir kimse ile asyalı ve amerikalıyı aynı kefeye koymak ne kadar abes ise, burda da doğru bir referans bulmak o kadar abes.

Fakat değirmenin bilhassa espresso üzerindeki etkisi ve de bıçağınızın çapının etkisi, ama flat ama konik, yadsınamaz sanıyorum.

Su konusu da değirmen kadar önemli aslında, tds tamam ama, o tds neden mütevellit? Bu diğer büyük etken o spektrum üzerinde.

Son olarak da kavurma ve öncesinde yaşadığı saklanma koşulları kahvenin pek kıymetli tatsal profili üzerinde ciddi etkileri olan bir süreç. Bunların kusursuz olduğu durumda değirmen ve su katsayıları kilit rol oynuyor.

Sonuç olarak espressonun verebileceği zengin tad profili ile sulandırılmış aş misali filtre kahve mukayese bile edilemez doğru şartlar altında!
 
Son düzenleme:

Ziyaretçi_1

Tecrübeli Demleyici
Katılım
16 Nis 2019
Konum
ankara
Tadım notlarını birer referans olarak değerlendirmek gerekli öncelikle. Espresso diğer yöntemlere nazaran daha konsantre bir metod olduğundan, her türlü değişken logaritmik olarak katlanarak artıyor. Bu doğru receteyi şans eseri yakaladığınızda muazzam sonuçlar ve notalar elde etmenizi sağlarken, en ufak hata her şeyi baskılayıp mahfedebiliyor.

Aslında bu arayış da ayrı bir güzellik..

46mm demoka ile ne kadar geniş bir spektrum yakalanabilir bilemiyorum, ama söz konusu espresso ve aroma arayışı ise öğütücü bıçağınızın çapı ile elde edebileceğiniz spektrumun genişliği doğru orantılı oluyor.


Şimdi kimileri sette/niche gibi pek meşhur değirmenleri refere edip hatalı bir görüşe sahip olduğumu söyleyeceklerdir, doğrudur da, pek göreceli mevzudur bu damak tadı olayı ama en azından atıp tutmadığımı, sette, niche ve etz değirmenleri evde uzunca süre kullanmış birisi olduğumu belirteyim.LM Swift de bugünlerde popüler oldu/olacak, o da etz üretimi ve çok da farklı olduğunu düşünmüyorum.

On demand modifiyeli bir ceado e15 i de kullandım bir süre ve konik bıçakla benim damağımın uyuşmadığına karar verdim, tersini savunan arkadaşlarım da var elbet, dediğim gibi avrupada yaşayan ve oranın beslenme kültürü ile büyümüş bir kimse ile asyalı ve amerikalıyı aynı kefeye koymak ne kadar abes ise, burda da doğru bir referans bulmak o kadar abes.

Fakat değirmenin bilhassa espresso üzerindeki etkisi ve de bıçağınızın çapının etkisi, ama flat ama konik, yadsınamaz sanıyorum.

Su konusu da değirmen kadar önemli aslında, tds tamam ama, o tds neden mütevvelit? Bu diğer büyük etken o spektrum üzerinde.

Son olarak da kavurma ve öncesinde yaşadığı saklanma koşulları kahvenin pek kıymetli tatsal profili üzerinde ciddi etkileri olan bir süreç. Bunların kusursuz olduğu durumda değirmen ve su katsayıları kilit rol oynuyor.

Sonuç olarak espressonun verebileceği zengin tad profili ile sulandırılmış aş misali filtre kahve mukayese bile edilemez doğru şartlar altında!

çok güzel bir yazı olmuş ancak makine hususunu (DeLonghi ec31.21) atlamışsınız :D


Merhabalar,

Espresso macerema başlayalı henüz 3 ay kadar oldu. Espresso ve cappuccino içmeyi sevdiğim için diğer demleme yöntemlerine pek ilgi göstermedim ve espresso makinesi almaya karar verdim. Bu işe ayırabileceğim bütçe çerçevesinde o sırada indirimde olan DeLonghi ec31.21 makineyi almış bulundum.

Daha sonra yolumun üzerinde bulunan bir yerden ne kadar taze olduğundan bihaber şekilde taze öğütülmüş lavazza crema e aroma kahvemi de alarak evin yolunu tuttum. İlk bir kaç gün kahvenin tadı hiç fena değildi, sonrası malum. Bir kaç günde tüketemeyeceğim kadar aldığım için kahve bayatlamıştı...İyi kahve için en önemli şeylerden birinin kahveyi demlemeden hemen önce öğütmek olduğunu yaşayarak öğrenince espresso öğütümüne uygun olması açısından sizlerin de bileceği demoka m203 öğütücüyü aldım.

Arada geçen sürede espresso ve kahve dünyası ile ilgili kavramları gerek bu forumdan, gerek yabancı sitelerden, gerek youtube videolarından öğrendim:
Espresso hazırlama oranları, dozlama, kahve öğütümü, öğütücü çeşitleri (bıçaklı, konik ve düz burr öğütücüler),
tamperleme, basınçlı basınçsız naked sepetlerin farkları, çekirdek türleri, kavurma profilleri ve daha bir çok şey...

Şimdi sormak istediğim şey şu;

Öğütüm kalınlığı, dozlama ve oranlarla oynayarak ekşilik / acılık sorununu çözsem de şimdiye kadar alabildiğim en iyi shotlarda dahi tadabildiğim tek şey badem tadı oldu. Sadece boxx espresso blend xx çekirdekte bir miktar rahatsız edici olmayan meyvemsi ekşilik alabildim. Bunun dışında o ambalajlardaki çikolatamsı, çiçeğimsi, kremamsı ballı kaymaklı kompleks süslü tatların hiç birini alamıyorum.

Espresso demleme, kahve çekirdeklerindeki tadım notlarını yakalamak için uygun bir metot mu?
Eğer öyle ise sorun ekipmanda ya da bende mi?

Mesaj biraz uzun oldu, kusura bakmayın.
Şimdiden herkese teşekkürler...

hocam basınçsız sepetle bile aradığınız tadlara ulaşmak çok zor iken delonghinin basınçlı sepeti ile imkansız gibi bir şey. @kahvetrip güzel bir noktaya değinmiş, espressonun o yoğun tadında kahve ile ilgili yazılan tüm tadım notlarını aramamak lazım. son olarak o tadım notlarını da "fazlası" ile ciddiye almamak lazım çünkü bazen ciddi anlamda abartılı olabiliyor ;) denemeye devam, kimi zaman insanın canı sıkılsa da kimi zaman da muazzam tatlara ulaşabiliyorsunuz :D
 

Kedi

Yeni Kahvesever
Katılım
7 Kas 2019
Konum
İstanbul
Öncelikle vakit ayırıp cevap yazdığınız için hepinize teşekkür ediyorum, espresso makinası yerine v60 almış olsam daha iyi olacakmış sanırım, tabi bunu şimdi idrak edebiliyorum.
Cappuccino 'yu çok sevdiğim için çok da pişman değilim neyse ki...

Yaklaşık 17 yıldır müzik ve elektro gitar ile ilgileniyorum. O camiada da "gearhead" tabir edilen ekipman gediklileri vardır.
Kahve dünyasının da kendine has büyük bir derinliği var, insan işin içine girdikçe ve bu işin gediklilerini gördükçe anlıyor :D

Önümüzdeki günlerde elimdeki çekirdekleri kullanarak filtre kahve yapmayı deneyeceğim, deneyimlerimi yine buradan paylaşacağım.

@093506 dediğiniz gibi, denemeye devam... :D
 
Z

ziyaretci5

Guest
Sonuç olarak espressonun verebileceği zengin tad profili ile sulandırılmış aş misali filtre kahve mukayese bile edilemez doğru şartlar altında!

Konuya böyle bakmanın mantıklı olduğunu düşünmüyorum. Bu durum çekirdekten çekirdeğe ziyadesi ile değişebilir çünkü. Bazen bir çekirdekten "her şeyi" basınçla dışarı çıkartmak yerine sadece suda çözünebildiği kadarı ile almak daha güzel bir sonuç verebilir.
 

HasanEkim

Yeni Kahvesever
Katılım
1 Nis 2019
Konuya böyle bakmanın mantıklı olduğunu düşünmüyorum. Bu durum çekirdekten çekirdeğe ziyadesi ile değişebilir çünkü. Bazen bir çekirdekten "her şeyi" basınçla dışarı çıkartmak yerine sadece suda çözünebildiği kadarı ile almak daha güzel bir sonuç verebilir.

Mantıksız bir insan olduğumu düşünmüyorum açıkcası, hayatımı mantıkla kazanıyorum zira. Bir de espresso yönteminde zaten "her şeyi" çıkartmak istemeyeceğimiz için bir süre sınırı vardır.

Ama beyanlarım olaya benim bakış açım ve benim tecrübelerime istinaden oluşturduğum bilgi birikiminin yansımasıdır. Dolayısı ile kati doğru değil bir tecrübe üzerine fikir beyanı olarak değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Son olarak sizin fikrinize de katılıyorum her çekirdekten en iyi sonucu espresso şeklinde demleyerek almak mümkün olmayabilir.

Saygılarımla, afiyetli kahveler dilerim herkese.
 

harun90

Yeni Kahvesever
Katılım
27 Eki 2019
Merhaba, bence Espresso'nun tadının ne olduğunu bilmeden onu yorumlayamayız. Fikrimce birçok Profesyonel yerde espresso denmesi yapılarak Espresso'nun ne olduğunun anlaşılması gerek. Hoşunuza giden tatlarının evde biraz uğraşla elde edilebileceğini düşünüyorum. Tabii buna kullandığınız ekipman ve kahve seçimi de dahil.
 

Sugosu

Yeni Kahvesever
Katılım
12 Eki 2019
Konum
İstanbul - Beylikdüzü
profesyonel bir kahveci degilim..
ancak diyecegim tek sey espresso da alacaginiz tek tat kahve tadidir..
bu aromalarin ortaya ciktigi alanlar ise demleme,yani v60,french press vs secenekler..

sorun sizde degil yani..
 
Üst