3.dalga Kahve

Bir sürü alt başlıklar, konular etrafında toplansak da hepimizin ortak noktası 3.dalga kahve akımı, yani kahveye saygı duymayı, ona şarap, yemek, müzik gibi davranmayı anlamak, özümsemek.

Bildiğimiz gibi kahvenin geldiği ülkenin coğrafyası, şartları hangi çiftlikten geldiği, hangi parametreler ile üretildiği küçük kahve çiftliklerinde yetişen kahve ağacının türünden tutun da plantasyonun rakımı, yıkama ve kavurma süreçleri en iyi aroma ve tadı alabilmek adına nasıl demlendiğini bilmek 3. Dalga Kahve akımını anlamak için çok önemli.

İyi ve sağlıklı bir kahve ağacının yılda 1 ile 5 kg arasında meyve verdiğini ortalama olarak 5-6 kg.kahve meyvesinden 1 kg.kahve çekirdeği i elde edildiğini unutmayalım.

Ve verilen emek tabii...Özellikle kahve yetişen Etiyopya, Yemen, Kenya, Gana, Brezilya, Bolivya gibi Afrika ve Güney Amerika ülkelerinde, yoğun olarak çocuk emeği kullanılmakta.

Burada çalışan işciler kurutma işlemleri sırasında yüksek sıcaklıklara sunuk kalma, güneşe bağlı radyasyon, makinaların - kesici aletlerin neden olduğu tehlikeler, nem ve diğer iklime bağlı koşullar, bitkileri zararlı haşerelerden, mantarlardan korumakta kullanılan pestisitler ve herbisitler gibi kimyasal tehlikeler, kahve işçileri için potansiyel risklerdir.Tüm bunlar yazık ki bir çok hastalığa yaralanmaya neden olmaktadır.

Bu düşüncelerle örn.günün kahvesi başlığında ''tonlarca para verip satın aldığımız süslü püslü dripperlerimiz, makinalarımız ile'' demleme tarifleri verirken, kahve çekirdeklerinden aldığımız tatları - aromaları yazarken kahveye verilen emeği göz ardı etmeyip çekirdeğin üretildiği ülkeden, çiftlikten, şartlarından bilgi almaya ve paylaşmaya da özen gösterelim diyorum.

Sevgilerimle.

Bu konuda size daha fazla katılamam, üreticileri gördükçe , çalışan çocuklarla yanyana geldiğinizde; "bu dünya da ben neleri umursuyorum?" ve "bu insanlar asıl işi yapıyor" demekten alamıyorsunuz. Kenya da kirinyaga da 1 kadın 9 çocuguyla çalışıyordu, ve büyük kedi (tiger falan diyemedi, big cat dedi) saldırısı kocasını kaybetmiş. Nasıl çalıştıklarını görseniz ve ne kadara; buradaki herkesin fikiri değişirdi veya bakış açısı farklı bir yerde olurdu.


Bu yüzden bu konuda herkesin oldukça hassas olması gerekiyor, bu geminin nasıl yürüdüğünü, nasıl bir işgücüyle çıkarıldığını insanlara daha net anlatmamız gerekiyor. Tabi elimizden geldiğince. Bu bana sitemin blog u için iyi bir fikir verdi bu arada teşekkürler.

Bisikletgezgini' Alıntı:

Bir sürü alt başlıklar, konular etrafında toplansak da hepimizin ortak noktası 3.dalga kahve akımı, yani kahveye saygı duymayı, ona şarap, yemek, müzik gibi davranmayı anlamak, özümsemek.

Bildiğimiz gibi kahvenin geldiği ülkenin coğrafyası, şartları hangi çiftlikten geldiği, hangi parametreler ile üretildiği küçük kahve çiftliklerinde yetişen kahve ağacının türünden tutun da plantasyonun rakımı, yıkama ve kavurma süreçleri en iyi aroma ve tadı alabilmek adına nasıl demlendiğini bilmek 3. Dalga Kahve akımını anlamak için çok önemli.

İyi ve sağlıklı bir kahve ağacının yılda 1 ile 5 kg arasında meyve verdiğini ortalama olarak 5-6 kg.kahve meyvesinden 1 kg.kahve çekirdeği i elde edildiğini unutmayalım.

Ve verilen emek tabii...Özellikle kahve yetişen Etiyopya, Yemen, Kenya, Gana, Brezilya, Bolivya gibi Afrika ve Güney Amerika ülkelerinde, yoğun olarak çocuk emeği kullanılmakta.

Burada çalışan işciler kurutma işlemleri sırasında yüksek sıcaklıklara sunuk kalma, güneşe bağlı radyasyon, makinaların - kesici aletlerin neden olduğu tehlikeler, nem ve diğer iklime bağlı koşullar, bitkileri zararlı haşerelerden, mantarlardan korumakta kullanılan pestisitler ve herbisitler gibi kimyasal tehlikeler, kahve işçileri için potansiyel risklerdir.Tüm bunlar yazık ki bir çok hastalığa yaralanmaya neden olmaktadır.

Bu düşüncelerle örn.günün kahvesi başlığında ''tonlarca para verip satın aldığımız süslü püslü dripperlerimiz, makinalarımız ile'' demleme tarifleri verirken, kahve çekirdeklerinden aldığımız tatları - aromaları yazarken kahveye verilen emeği göz ardı etmeyip çekirdeğin üretildiği ülkeden, çiftlikten, şartlarından bilgi almaya ve paylaşmaya da özen gösterelim diyorum.

Sevgilerimle.

Genişletmek için tıkla ...

Şu yazdıklarınızdan sonra bir daha "ya bu kahve gene pahalandı" diye söylenmeyeceğim, bence bu fiyatlara kahve içmemiz mucize, ya da birilerinin emeği ciddi sömürülüyor. Düşününce her ay en azından bir ağaç kahve tüketiyorum. İnanılmaz...