Hocam
@cgrierdgn'dan seasoningi neredeyse bitmiş halde aldığım K4'ü gah picopresso'da espresso için, gah pourover'lar için gah da Türk kahvesi için yaklaşık bir yıldır çekirdeki öğütmede kullanıyorum. Geçen boş paket sayımı yaptım 4kg. falan öğütmüşümdür. Bahsettiğiniz değirmene 8gr. koyup 8gr. öğütülmüş kahve alamama sorununu neredeyse hiç yaşamadım diyeblirim. 8gr. koyup en kötü 7.7 gr almışımdır.
Öğütüm öncesi çekirdeklere 50ml. sprey şişesinden 1 fıs yapıp (ortalama 1 damla su) kabın içinde iyice karıştırıp öğle değirmene atıyorum. Kingrinder'lar teflon benzeri bir boyaya sahip olsa da inceye gittikçe statik yük artıyor malum.
Türk kahvesi öğütüm aralığım genelde 30-45 klik arası. Çekirdeğin öne çıkarmak istediğim özelliği, dozaj vs. daha önemlisi sabrıma göre klik değişiyor. Soy cezve ile nitelikli türk kahvesi demliyorum diyemem fakat türk kahvesi makinesine genelde oda sıcaklığı buzdağı su- kahve dök-tahta kaşıkla karıştır şeklinde bir standardım var. Tekrarlanabilirliği arttırma ve değişkenleri azaltmada türk kahvesi makinesinin faydalı olduğunu düşünüyorum.
Sevgili değirmen bağımlıları gövdenin daha geride kaldığı eleklenmiş K4 tadına yakın netliğin daha ön planda olduğu v60 bardakları için K6'ya geçmeli miyim? Yoksa
@TayfunTmr beyin tanıttığı bu güzide R3 ile macera aramaya değer mi? K-Ultra ve K-Max'a 10 binler vermek psikolojik olarak halen zor geliyor. Merak etsem de Commandante'nin Nuh Nebi'den gelen gövde içi sesli klik mekanizmasıyla uğraşmak istemeyeceğimi düşünüyorum. Tavsiyelerinizi bekliyorum.