Merhaba,
Zamanında kahveyi sadece filtre ve frenchpress ile hazırlayarak içerken, yaptığım bir haftalık İtalya gezisinde gerçek espresso ile tanıştım.
Döner dönmez hemen hemen tüm kahve zincirlerini (starbucks,gloria,tschibo,kahvedünyası...vb), tüm iyi sayılabilecek kafeleri (the house, kitchnette...vb) ve bilimum italyan dondurmacılarını ve benzerlerini deneyerek iyi bir espresso / cappucino içmek istedim fakat sonuç büyük ölçüde hayal kırıklığı, bir dünya para ödenen ve ucundan bir yudum alındıktan sonra içilemeyip masada bırakılan bardaklar oldu.
Biraz geç de olsa internetten araştırmalar sonucunda koskoca İstanbul' da iyi espresso içilebilecek yerlerin sadece bir elin parmaklarını geçmediğini ve bu yerleri sadece bilenlerin bildiğini keşfettim (kronotrop, brewcoffeeworks...vb)
Nedenini merak ederek araştırmaya koyulduğum ve kendimi burada buldum.
Beko 2170 makine alarak iyi bir espresso içmenin hayalini kurmaya başladım.
İlk denemelerimde bunun öyle hemencecik ve o kadar da kolay olmayacağını anladım.
Bu konuyu hem benim gibi acemi olup yeni başlayan arkadaşlara nasıl bir süreçten geçtiğimi ve zaman ayırıp çalışıldıkça süreçte nasıl iyileşmeler sağlanabildiğini göstermek için açtım.
Geçilecek çok fazla adım var, fakat bir o kadar da tecrübesini ve bilgisini samimice paylaşan kahvesever insan var. Yapılan paylaşımları okuyarak ve uygulamaya çalışarak her adımda yeni tecrübeler ediniliyor. Kendi yaşadıklarımı kısaca özetlemek gerekirse;
İlk Başlangıç:
Kahve zincirlerinden az miktar taze çektirerek aldığım ve eve getirir getirmez hemen yapmaya çalıştığım espressolar. Kahve miktarını arttırsam da azaltsamda, çok fazla yada çok az tamp yapsam da, makinayı az yada çok ısıtsam da hemen hemen hepsinde aşağıdaki gibi bir sonuç aldım (sonuç malesef içilemeyen, çok kötü kahveler)
Deneme_0001.mp4 - YouTube
Değirmen ve Taze Kahve:
Makineye ve kahvenin kendisine verilen paranın yanında ufak kalacak bir paraya alınabilen, fakat olaya etkisi inanılmaz derecede büyük olan Sözen El Değirmeni. Sözen değirmen ile birlikte alınan taze kavrulmuş çekirdekler ile bol köpük ve en azından içilebilen kahve elde etmeyi başarmanın mutluluğu
Deneme_0002.mp4 - YouTube
Gerçeğe Yakın Espressoya Ulaşma:
Değirmen ve taze kahve faktörleri hallolduktan, ve artık içilebilen kahveler elde etmeye başladıktan sonra gerçek espressoya yaklaşma süreci benim üçüncü adımım oldu.
Sözen değirmenin vidası ile oynayarak kahve kalınlığını, tamp şiddetini, makinayı ısıtma sürelerini değiştirerek değişik denemeler yaptım.
Değirmenin vidasını 60 derece kadar çevirip öğüttüm kahve ve normal şiddette bir tamp ile makinayı da 8-10 dk kadar ısıtarak aşağıdaki videoda görülen şuana kadarki en iyi espresso denememi yaptım.
Deneme_0003.mp4 - YouTube
Şimdi burada dönüp ilk videoya baktığımda kısa sürede ne kadar bir ilerleme kaydedildiği görülebiliyor. Ben de paylaşılan bilgiler ile birşeyler yapmaya çalıştığım için, benim gibi yeni başlayan arkadaşlara kendi yaşadığım kısa süreci paylaşmaya çalıştım.
Bu son videodaki denemede benim göremediğim, hiç farkında bile olmadığım birçok hata mevcut. Fakat diğer denemelerin yanında gözüme öyle iyi gözüktü ki, çok iyi bir deneme olmasada beni heyecanlandırmaya ve hemen bu konuyu açmama yetti açıkçası...
Görebildiğim sıkıntılar:
.Kahve tam düzgün akmıyor, kısa bir süre düzgün akar gibi oluyor sonra yeniden bozuluyor. Tamptan kaynaklandığını tahmin ediyorum ama emin değilim, muhtemel sebepler sizce neler olabilir?
.Nispeten düzgün gibi görülen akış sonrası kahvenin rengi birden bire beyazlıyor, balımsı renkten beyazımsı bir renge dönüşüyor, hacimden bağımsız lezzet açısından düşünürsek bu noktada akışı kesmeli miydim?
.Henüz ölçekli bir bardağım yada espresso fincanım olmaması. Kaç saniyede net olarak kaç ml kahve akışı olduğunu ölçememek.
.Bunlara ek olarak halen beko plastik tamperini kullanmam.
Benim göremediğim / tespit edemediğim, gördüğünüz sorunları, sıkıntıları, hataları paylaşmanızı rica ediyor,
Zaman ayırıp okuduğunuz için ayrıca teşekkür ediyorum...
Zamanında kahveyi sadece filtre ve frenchpress ile hazırlayarak içerken, yaptığım bir haftalık İtalya gezisinde gerçek espresso ile tanıştım.
Döner dönmez hemen hemen tüm kahve zincirlerini (starbucks,gloria,tschibo,kahvedünyası...vb), tüm iyi sayılabilecek kafeleri (the house, kitchnette...vb) ve bilimum italyan dondurmacılarını ve benzerlerini deneyerek iyi bir espresso / cappucino içmek istedim fakat sonuç büyük ölçüde hayal kırıklığı, bir dünya para ödenen ve ucundan bir yudum alındıktan sonra içilemeyip masada bırakılan bardaklar oldu.
Biraz geç de olsa internetten araştırmalar sonucunda koskoca İstanbul' da iyi espresso içilebilecek yerlerin sadece bir elin parmaklarını geçmediğini ve bu yerleri sadece bilenlerin bildiğini keşfettim (kronotrop, brewcoffeeworks...vb)
Nedenini merak ederek araştırmaya koyulduğum ve kendimi burada buldum.
Beko 2170 makine alarak iyi bir espresso içmenin hayalini kurmaya başladım.
İlk denemelerimde bunun öyle hemencecik ve o kadar da kolay olmayacağını anladım.
Bu konuyu hem benim gibi acemi olup yeni başlayan arkadaşlara nasıl bir süreçten geçtiğimi ve zaman ayırıp çalışıldıkça süreçte nasıl iyileşmeler sağlanabildiğini göstermek için açtım.
Geçilecek çok fazla adım var, fakat bir o kadar da tecrübesini ve bilgisini samimice paylaşan kahvesever insan var. Yapılan paylaşımları okuyarak ve uygulamaya çalışarak her adımda yeni tecrübeler ediniliyor. Kendi yaşadıklarımı kısaca özetlemek gerekirse;
İlk Başlangıç:
Kahve zincirlerinden az miktar taze çektirerek aldığım ve eve getirir getirmez hemen yapmaya çalıştığım espressolar. Kahve miktarını arttırsam da azaltsamda, çok fazla yada çok az tamp yapsam da, makinayı az yada çok ısıtsam da hemen hemen hepsinde aşağıdaki gibi bir sonuç aldım (sonuç malesef içilemeyen, çok kötü kahveler)
Deneme_0001.mp4 - YouTube
Değirmen ve Taze Kahve:
Makineye ve kahvenin kendisine verilen paranın yanında ufak kalacak bir paraya alınabilen, fakat olaya etkisi inanılmaz derecede büyük olan Sözen El Değirmeni. Sözen değirmen ile birlikte alınan taze kavrulmuş çekirdekler ile bol köpük ve en azından içilebilen kahve elde etmeyi başarmanın mutluluğu
Deneme_0002.mp4 - YouTube
Gerçeğe Yakın Espressoya Ulaşma:
Değirmen ve taze kahve faktörleri hallolduktan, ve artık içilebilen kahveler elde etmeye başladıktan sonra gerçek espressoya yaklaşma süreci benim üçüncü adımım oldu.
Sözen değirmenin vidası ile oynayarak kahve kalınlığını, tamp şiddetini, makinayı ısıtma sürelerini değiştirerek değişik denemeler yaptım.
Değirmenin vidasını 60 derece kadar çevirip öğüttüm kahve ve normal şiddette bir tamp ile makinayı da 8-10 dk kadar ısıtarak aşağıdaki videoda görülen şuana kadarki en iyi espresso denememi yaptım.
Deneme_0003.mp4 - YouTube
Şimdi burada dönüp ilk videoya baktığımda kısa sürede ne kadar bir ilerleme kaydedildiği görülebiliyor. Ben de paylaşılan bilgiler ile birşeyler yapmaya çalıştığım için, benim gibi yeni başlayan arkadaşlara kendi yaşadığım kısa süreci paylaşmaya çalıştım.
Bu son videodaki denemede benim göremediğim, hiç farkında bile olmadığım birçok hata mevcut. Fakat diğer denemelerin yanında gözüme öyle iyi gözüktü ki, çok iyi bir deneme olmasada beni heyecanlandırmaya ve hemen bu konuyu açmama yetti açıkçası...
Görebildiğim sıkıntılar:
.Kahve tam düzgün akmıyor, kısa bir süre düzgün akar gibi oluyor sonra yeniden bozuluyor. Tamptan kaynaklandığını tahmin ediyorum ama emin değilim, muhtemel sebepler sizce neler olabilir?
.Nispeten düzgün gibi görülen akış sonrası kahvenin rengi birden bire beyazlıyor, balımsı renkten beyazımsı bir renge dönüşüyor, hacimden bağımsız lezzet açısından düşünürsek bu noktada akışı kesmeli miydim?
.Henüz ölçekli bir bardağım yada espresso fincanım olmaması. Kaç saniyede net olarak kaç ml kahve akışı olduğunu ölçememek.
.Bunlara ek olarak halen beko plastik tamperini kullanmam.
Benim göremediğim / tespit edemediğim, gördüğünüz sorunları, sıkıntıları, hataları paylaşmanızı rica ediyor,
Zaman ayırıp okuduğunuz için ayrıca teşekkür ediyorum...
Son düzenleme: