Sn.
@Shepherd güzel yorumunuz için ben teşekkür ederim. Gerçekten iki hobiyi birbiriyle hep kıyas ediyorum ve bazı kıyaslamalarım beni de güldürüyor. Sürekli kıyas etmelerimin ardındaki sebebin ne olabileceğini düşündüğümde de varabildiğim tek sonuç çelik usturalardan tutun da farklı kıl tipindeki fırçalara varana dek kullanmaya çalıştığınız, yani çok daha kolay ifade etmek gerekirse içine tamamıyla düşüp kaybolduğunuz bir hobiyi iyice özümsemek oluyor. Bunu acilen bırakmalıyım yoksa "Bugün ne içtim?" konusuna mesaj atarken "Bu kahve porsuk kılı bir fırçayla tıraş olmanın verdiği hazzı yaşatıyor" gibi yorumlar atmaya başlayacağım maazallah.
Öte yandan esasında birbiriyle hep ilişki içerisinde hobiler. Örneğin, tıraş aletlerinin yapıldığı çelik malzemeleri hep değirmenlerde, su ısıtıcılarında görüyorum, yani hoş bu çeliklerin elbette birçok kullanım alanı var ama ıslak tıraş vasıtasıyla öğrendiğim bir çelik tipinin ilgi duyduğum başka bir hobi ekipmanında kullanıldığını gördüğümde en azından bir ön bilgiye haiz olabiliyorum. Onun dışında fırçalar mevzusu da yine aynı, çünkü tıraşta kullanılan at kılı fırçanın, sentetik fırçanın birebir tezahürünü ekipman temizlerken kullandığımız fırçalarda görüyoruz. Hatta bununla alakalı ayrı bir konu bile açılabilir çünkü kahve ekipmanı temizleme fırçası olarak allanıp pullanıp 200-300 liralara satılan doğal kıllı birçok fırçayı 15-20 lira gibi rakamlara bulabilmek mümkün.
Ekipman özelinde konuştuk, benzerliklerini ele aldık; ancak ikisinin bence çok belirgin bir farkı var bu hususta. Kahve hobisinde, deyim yerindeyse "Ne kadar ekmek o kadar köfte" mantalitesi sonuna kadar işliyor. Yani, en basit örneği olarak şunu söyleyebilirim, seramik bir değirmen ile Comandante aynı sonucu vermeyecektir. Yani daha pahalı ekipmanın daha kaliteli demlemelere imkan vermesi gibi bir gerçek var. Konforunuzu da aynı şekilde yükseltiyor. Ancak geleneksel ıslak tıraşta böyle bir şey söz konusu değil. Doğru teknikle, doğru yüz hazırlığıyla marketten 10 liraya alacağınız Yuma ile de sonuç harika olur. Yani illa ki Rex Ambassador gerekmez o sonuca ulaşmak için. Tecrübe edebildiğim en belirgin fark bu oldu iki hobi arasında.
Geleneksel tıraşı tercih etmiş olmanız çok sevindirdi, yani şöyle söyleyeyim hatta, size tamamen yabancı bir şehre gidersiniz de memleketlinizi görürsünüz ya, öyle gibi
@DenizKSK Hocamı ben gıyaben biliyor; tıraş forumlarındaki postlarını, paylaşımlarını zevkle takip ediyordum ama bir türlü tanışmak nasip olmamıştı, bu vesileyle kendisine de bir merhaba demek istiyorum. Öte yandan Merkur kendi rüştünü ispatlamış ve belirli bir istikrarı yakalamış bir firma hakikaten. Kalite kontrol noktasında yine geliştirebileceği noktalar olduğunu düşünüyorum. 2020 yılında Dovo ile iflaslarını duyurduklarında çok üzülmüştüm, şimdi halen devam ediyorlar ama galiba Dovo'dan ayrılmış vaziyette.
Amazon'daki indirimi görünce bu dripperı ben de sipariş ettim. Ayarlı tıraş aletleriyle özdeşleştirmemden dolayı romantik yaklaştım biraz ama umarım demlemelerimde bunun karşılığını alabilirim. Kasuya'nın tarifi de nasip olursa ilk deneyeceğim tarif olacak dripper geldiğinde. Kasuya hakkında da bunu yazmadan önce düşündüm aslında çünkü Pierre Loti'nin İstanbul'a yaklaşımı, üstten bakışı gibi olacak mı diye kendime sordum ama sanırım yine de söyleyeceğim. Herifi çok mistik buluyorum. Yani deney tüplerinin başında kendini kaybetmiş deli bir dahi gibi
Buna bir de adamın sempatikliği, mütevazılığı eklenince kendisini izlemek iyice keyifli hale geliyor.