Orta Kavrumlarda Ekşilik Sorunu.

ziyaretci1

Aktif Demleyici
Katılım
11 Nis 2017
Konum
Ankara
@DragonFly senin arçelikte pid kontrolü vardı değil mi üstad? bu arada unutmadan önce arçelik sonrasında da breville duo temp (oto pid'li) kullandığım için tüm kavurumcularımızdan özür diliyorum. pazartesi günü ilk işim bir pedallı gs3 sipariş etmek olacak. @Omega hocam sen de ecm'yi çöpe at sana da bir de1+ sipariş ederiz. bu arada kavurumcularımız hiçbir şeyi üstlerine alınmasınlar çünkü onlar çok cici insanlar. o kadar ciciler ki kahvedelisi (kadının bundan 10 sene önceki ilk entrylerini ekşiden bulup okumanızı tavsiye ederim) bile onların hakkını yiyor düşünün artık o kadar ciciler. sakın ama sakın ilk ve ikinci çıt arasında süreye dikkat etmesinler, başlangıç sıcaklıklarına, genel olarak süreye felan takılmasınlar. çünkü dediğim gibi onlar çok iyi bir o kadar da cici insanlar. ve biz ölümlüler önümüze ne konursa parasını vererek (250 gram espresso için 50 tl istemeye başladılar bu arada afiyet olsun) tüketmek zorundayız ve kusur illa ki bizdedir. yoksa çok sevgili kavurumcularımız hata yapar mı hiç (!)

ironiyi bir kenara bırakırsak yukarıya bir link koydum. çağatay gülabioğlu ahkam kesiyor. ben bu işten ekmek yiyor olsam orada söylediklerini söylemeye utanırım. ancak bizim tüketicimizin hesap sormayacağını bildiği için omniroast denilen ucubeyi savunabiliyor. ne diyeyim yazık, gerçekten yazık.

bu arada birkaç husus daha var eklemek istediğim. birincisi ben 37 yaşında bir avukatım. satın aldığım kahve ile büromda fincanına neredeyse 2 lira vererek "espresso" içmeye çalışıyorum. cupping yapmıyorum çünkü cupping yapmak benim işim değil bana kaliteli ürün satmasını beklediğim esnafın işi. ve cuppingi ben yaparsam iş değil hobi olur. ikincisi o hor görülen beko/arçelik makineler hepimizin bildiği üzere gaggia evo klonu ve italya başta olmak üzere avrupanın birçok ülkesinde hala çatır çatır kullanılıyor. üçüncüsü düzgün ve klasik bir espresso içmek için 40 takla atmama gerek olmadığını düşünüyorum. demleme süresini kontrol ederim, çıkan kahvenin miktarını kontrol ederim buna göre gerekirse değirmenin inceliğini arttırır ya da azaltırım. baktım olmuyor mu o esnaftan alışverişi keserim. çünkü işini düzgün yapamayan adamları zengin etmek benim üstüme vazife değil.
+1 ile katılıyorum. şimdiye kadar bu forumda bilinen kavuruculardan sadece @intelligenc (zümrüt karaca)'dan aldığım kahveyle ilgili sorun yaşadığımda kendisi elimdekini test etmek üzere iade alıp bana yenisini verdi, bunun dışında hep kavrumda hata olmadığı, belki ağız tadıma uygun olmamış olabileceği gibi yaklaşımlar gördüm. ha bir de şey var "bu defa sizi mutlu edemedik umarız bir sonrakinde :D" baksanıza ne kadar sevimli, bu seferlik 50 liramı çöpe atarım canım ne olacak? netice olarak @093506 hocamın dediği gibi her türlü kalite kontrol işlemi satıcıya aittir, ben bunu test etmek, farklı demleme profillerinde denemek zorunda değilim. özellikle de bu forumda artık eli yüzü düzgün şekilde bir makineyi kullanmayı bilen, tamp nedir nasıl yapılır, dozlama nedir, kanallama nedir gibi konulara hakim arkadaşlar bu şikayetle geliyorsa şahsim fikrim kavurucuda bir problem vardır.
 

myso

Aktif Demleyici
Katılım
6 Kas 2014
Bir kaç sefer yazdım, sonra başlıkla alakası olmadığını görüp sildim.

Başlıkta Beko sahibi arkadaşın espresso kavrumu olmayan bir çekirdekte ekşilik aldığını tartışıyoruz.

Arkadas önce doğru yöntemle kahveyi kullanmaya çalışsın ki kendinden kaynaklanabilecek olasılıkları ortadan kaldırsın.

Ben de Beko kullaniyorum.
Coffee department'in adı geçmiş ben de Türkiye'ye geldigimde aileme de yakın olmasından ötürü oradan alışveriş yapıyorum.
Ama atıyorum gesha bir kahveyi filtre için son derece açık kavuruyor diyelim. İşini de saygılı yaptığı için kahvenin kavrum karakterini deneyimleyip çözmüş, oluşabilecek kavurma hatalarını biliyor ve bunları engelleyebiliyor diyelim. Kavurma profili için de bir çok deneme yaptı sonuç olarak oldukça açık bir profilde karar kıldı. Belki de sadece 10% gelişim süreci olan bir profil cikti. Bu profilde de hatasız kavrum üretebiliyor. Kahve pahalı ve az bulunur bir kahve olduğu için espresso kavurma profilinde kahveyi katletmek istemedi.

Ben bu iyi kavrumu, iyi kahveyi kalkıp beko'da normal biçimde espresso yapmaya kalksam ekşi kahve içerim. Pre-infusion ya da flow profiler modu olmadan @Omega arkadaşımız Synka'da yapmaya kalksa; o, o eksi kahveyi içmez lavaboya tükürür.
Kahve iyi de olsa kötü de olsa kavurma profiline göre uygun bir yöntem kullanmadığı sürece kötü kahve içmek olası. Hatiri sayılır paralar harcayip pahalı ekipmanlar alsak da bu böyle.

@DragonFly hocam.
Comandante RC12 click ile bahsettiğim pre-infusion ve sıcaklık mudehalesiyle, pre-infusion sonrası toplam kaç saniyede 15g girdi ile, 38g çıktı aliyorsunuz? Pre-infusion hariç 20 - 30 Saniye arasında biyerlerde gezinerek deneme yaptığınızda ekşilik halen baskın mı? Ya da biraz daha ince ya da kalın çekerek bu sürelere gelebiliyor musunuz?
 
Son düzenleme:

myso

Aktif Demleyici
Katılım
6 Kas 2014
Binlerce dolarlık makine kullanan 3. Dalga kahvecilerde ekşi espresso içmemizin nedeni de bu zaten. Orta kavrumla espresso olmaz.
Olur hocam olur da 3. Dalgaci cumartesi günü günde 200 kahve satarken 20 tanesi straight espresso shot değilse, ama 150'den fazlası cappuccino/latte/mocha ise olmaz. Adam ben 1 dakikada nasıl 4 tane cappuccino yaparım ona kafasını yorar.
 

DragonFly

Tebrikler - Rütbeni Kendin Seç?
Katılım
4 Kas 2012
@DragonFly hocam.
Comandante RC12 click ile bahsettiğim pre-infusion ve sıcaklık mudehalesiyle, pre-infusion sonrası toplam kaç saniyede 15g girdi ile, 38g çıktı aliyorsunuz? Pre-infusion hariç 20 - 30 Saniye arasında biyerlerde gezinerek deneme yaptığınızda ekşilik halen baskın mı? Ya da biraz daha ince ya da kalın çekerek bu sürelere gelebiliyor musunuz?
İlk fırsatta deneyeceğim bütün ekipman ofiste
 

HasanEkim

Yeni Kahvesever
Katılım
1 Nis 2019
Omni roast, cupping masasında double-blind şekilde tadım yaparak kahvenin en iyi olduğu profili bulup kavurmak oluyor.
Yani kahvenin cuppingde en harika tadı verdiği yerde kahveyi kavurma olayı.

Başlıkta herkes kavuruculari yerden yere vurmuş ama Beko sıcaklık stabilitesi olarak en kotu makinalardan birisi. 100ml kazanı var. Head space, puck saturation, ustune bir de 40 - 50 ml shot alirken makina nerdeyse kazan hacmi kadar soguk suyu kazana basıyor ve kazandaki su neredeyse tamamen soğuk suyla değişiyor. Bu da su sıcaklığında büyük düşüşlere neden olabiliyor.

Mesela sıcaklık stabilitesiyle ünlü la Marzocco gs3, demleme kazanına göndereceği suyu önce buhar kazanında olması gerekenden de yüksek sıcaklığa ısıtıyor. Sonra bu isittigi suyu hazne yada şebekeden aldığı soğuk suyla karıştırıp demleme sıcaklığına yakın bir sıcaklığa getiriyor ve demleme kazanını böyle besliyor. Bu sayede çok üstün bir biçimde demleme sırasında sıcaklık sabit tutulabiliyor.
Yine mesela decent espresso DE1'de 9 tane sıcaklık sensörü bulunuyor. Ve aktif kontrol protokoluyle shower screen'in biraz üzerinde sıcaklığı istediğiniz aralikta tutuyor. Atıyorum portafiltreyi buz dolabından çıkartıp shot alsanız dahi 92°C olsun derseniz kahvenin biraz yukarısında sicaklik 92'ye gelene kadar tüm ısıtıcıları çalıştırıyor.

Yani, belki de olabilecek en yetersiz bir makinayla, çok daha iyi ekipmaniniz olsa dahi tecrubeli değilseniz sizi zorlayacak bir shot için sorun tamamen kavurucuda, crack duydukları gibi dusuruyolar demek, zorlananlara yardımcı olmuyor.

Crack duydugu gibi düşürse dahi, doğru ekipman ve değirmen ile doğru shot profiliyle ekşiliği sizi rahatsız etmeyecek espresso (espresso diyorum ama espresso demek oldukça sacma, ~tds10% demleme kahve diyelim) almak mümkün.
Mesela forumda biraz popüler olduğu için belirteyim. ECM synchronika stok halinde bu yeterli donanıma sahip değil. (Başlıkta bahsi geçen kavrumlardan bahsetmiyorum daha daha açık kavrum cekirdeklerden bahsediyorum.)


GS3 demleme suyunda şebeke suyunu karıştıracak bir tasarıma sahip değil, soğuk su sadece americano tarzı içecekleri hazırlamak için sıcak su musluğunu dengelemek için kullanılıyor.

ECM markasının sadece Sychronika modelinin değil tüm E61 başlıklı modellerinin ısı stabiliterlerini test eden binlerce yazı / video bulmanız mümkün. Hatta E61 başlığının kendisi ile ilgili bir çok inceleme / eleştiri mevcut ki ECM başlıkları bunların kayıplarını tölere edecek şekilde sipariş geçiyor vs.

Kalkıp başlıkları stabil değil demek ?! :/ Kendiniz kendi bekonun başlığını / akışını hassas bir dereceyle hiç ölçtünüz mü ? tek sorun gerçekten su sıcaklığını sağlamak mı ?

Ticari LM gibi makinelerin puck basıncını yoklayarak on the fly basınç ayarı yaparak, berbat kavrumlardan bile düzgün kahveler elde ettiği bir gerçek fakat kalanı kavurma hatasıdır. Çalışan en ucuz espresso makinesi ile en pahalı espresso makinesinin kahveleri arasında fark olmaz! oluyorsa başka bir problem vardır. Muhtemelen deneyi yapanın beceriksizliğidir. Dediğim gibi sadece ticari bazı modeller kazanç kaybı kaygılı tölerasyonlarda bulunmaya çabalar, gerek kavrum gerek barista hatasını önlemek için.

Sözün kısası, değirmenin bıçak yapısı, kullanılan kazan ve ona uygun su, refere ettiğiniz sıcaklık dalgalanmasından çok daha elzemdir, ki bunlar dahi iyi çekirdekten kötü kahve elde etmenin bahanesi olamaz vice versa.
 

myso

Aktif Demleyici
Katılım
6 Kas 2014
GS3 demleme suyunda şebeke suyunu karıştıracak bir tasarıma sahip değil, soğuk su sadece americano tarzı içecekleri hazırlamak için sıcak su musluğunu dengelemek için kullanılıyor.

ECM markasının sadece Sychronika modelinin değil tüm E61 başlıklı modellerinin ısı stabiliterlerini test eden binlerce yazı / video bulmanız mümkün. Hatta E61 başlığının kendisi ile ilgili bir çok inceleme / eleştiri mevcut ki ECM başlıkları bunların kayıplarını tölere edecek şekilde sipariş geçiyor vs.

Kalkıp başlıkları stabil değil demek ?! :/ Kendiniz kendi bekonun başlığını / akışını hassas bir dereceyle hiç ölçtünüz mü ? tek sorun gerçekten su sıcaklığını sağlamak mı ?

Ticari LM gibi makinelerin puck basıncını yoklayarak on the fly basınç ayarı yaparak, berbat kavrumlardan bile düzgün kahveler elde ettiği bir gerçek fakat kalanı kavurma hatasıdır. Çalışan en ucuz espresso makinesi ile en pahalı espresso makinesinin kahveleri arasında fark olmaz! oluyorsa başka bir problem vardır. Muhtemelen deneyi yapanın beceriksizliğidir. Dediğim gibi sadece ticari bazı modeller kazanç kaybı kaygılı tölerasyonlarda bulunmaya çabalar, gerek kavrum gerek barista hatasını önlemek için.

Sözün kısası, değirmenin bıçak yapısı, kullanılan kazan ve ona uygun su, refere ettiğiniz sıcaklık dalgalanmasından çok daha elzemdir, ki bunlar dahi iyi çekirdekten kötü kahve elde etmenin bahanesi olamaz vice versa.
30434_20190506_083646 (1).jpg 269_dup3_gs3_01.jpg

Yanlış mı biliyorum diye tekrar kontrol ettim fakat GS/3 de iki adet mixing valve bulunuyor. Birincisi ilk fotorafta sol alt köşedeki yuvarlak bir biçimde kanirtilmis dikdörtgen prizması şeklindeki tea water mixing valve. Bunun işlevi sıcak su musluguna giden suyun ejderha hapşırığı şeklinde gelmesini önlemek. Suyu flash boil sıcaklığının altında veriyor.

İkinci mixing valve ise ilk fotorafta sağ üstte bulunan dikdörtgen prizması şeklindeki parça. İkinci resimde üzerinde bir gicleur olduğunu görebilirsiniz. Bu ikinci mixing valve ise demleme kazanına giden suyun sıcaklığının aşırı artmasını önlemek. Oradaki gicleur çıkartılır ise HX kolundan daha fazla su geçişi olacak ve suyun sıcaklığı daha yüksek olacak.
Katkisi ise shot üstüne shot alirken demleme kazanına sürekli yüksek sıcaklikta su pompalamak. Gelen su yüksek sıcaklıkta olduğu için demleme kazanına pek bir iş düşmüyor ve ard arda 20 shot alsanız dahi boiler'in içindeki su sıcaklığını sabit tutmada zorlanmıyor.
Bilgileri GS/3 ile ilgili şu iki başlığı okurken öğrenmiştim:
https://www.home-barista.com/repairs/replacing-seals-on-la-marzocco-gs3-av-t58251.html
https://www.home-barista.com/espresso-machines/la-marzocco-gs3-av-deconstructed-t58465.html

Beko ise bunun tam tersi. Açıkçası pid yok ise döngünün neresinde olduğunuza bağlı olarak suyun sıcaklığı oldukça düşüyor. Ben kendim olcmedim ama termofiltre ile olcenlerin değerleri mevcut. 8 °C gibi bir sıcaklık dusumunden bahsediliyor. PID olsa da pompa tusuna bastıktan sonra kazana soğuk su pompalaniyor. Shot sırasında yine düşüş oluyor. Diğer bahsettiğiniz tüm değişkenler de çok önemli fakat
Scandinavian ve Cinnamon roast arasinda (yani agtron gourmet skalasına göre 75 - 90 arasında gezen) bir kahve kullanıyorsanız bu sıcaklık dusumu alacağınız espressoyu oldukça etkileyecektir.
Bu tarz kahvelerde 1:2.5 demleme oranlarında 25% ve üzeri EY'e ulaşmak gerekiyor ki keyif alınabilecek bir kahve olsun. Bu seviyeye erişebilmek için bahsettiğiniz diğer etkenlerle birlikte yeterli sıcaklığın da saglanması gerekiyor. Diğer türlü seyreltilmiş kurşun akü asidi tadında kahve içmek kaçınılmaz olabiliyor.

Arkadas elbette kalkıp İskandinav kavrumu kahveyi denemiyor fakat kullandığı kahve belliki geleneksel espresso kavrumu ile İskandinav kavrum arasında bir yerlerde.
 

HasanEkim

Yeni Kahvesever
Katılım
1 Nis 2019
Ekli dosyayı görüntüle 5026 Ekli dosyayı görüntüle 5027

Yanlış mı biliyorum diye tekrar kontrol ettim fakat GS/3 de iki adet mixing valve bulunuyor. Birincisi ilk fotorafta sol alt köşedeki yuvarlak bir biçimde kanirtilmis dikdörtgen prizması şeklindeki tea water mixing valve. Bunun işlevi sıcak su musluguna giden suyun ejderha hapşırığı şeklinde gelmesini önlemek. Suyu flash boil sıcaklığının altında veriyor.

İkinci mixing valve ise ilk fotorafta sağ üstte bulunan dikdörtgen prizması şeklindeki parça. İkinci resimde üzerinde bir gicleur olduğunu görebilirsiniz. Bu ikinci mixing valve ise demleme kazanına giden suyun sıcaklığının aşırı artmasını önlemek. Oradaki gicleur çıkartılır ise HX kolundan daha fazla su geçişi olacak ve suyun sıcaklığı daha yüksek olacak.
Katkisi ise shot üstüne shot alirken demleme kazanına sürekli yüksek sıcaklikta su pompalamak. Gelen su yüksek sıcaklıkta olduğu için demleme kazanına pek bir iş düşmüyor ve ard arda 20 shot alsanız dahi boiler'in içindeki su sıcaklığını sabit tutmada zorlanmıyor.
Bilgileri GS/3 ile ilgili şu iki başlığı okurken öğrenmiştim:
https://www.home-barista.com/repairs/replacing-seals-on-la-marzocco-gs3-av-t58251.html
https://www.home-barista.com/espresso-machines/la-marzocco-gs3-av-deconstructed-t58465.html

Beko ise bunun tam tersi. Açıkçası pid yok ise döngünün neresinde olduğunuza bağlı olarak suyun sıcaklığı oldukça düşüyor. Ben kendim olcmedim ama termofiltre ile olcenlerin değerleri mevcut. 8 °C gibi bir sıcaklık dusumunden bahsediliyor. PID olsa da pompa tusuna bastıktan sonra kazana soğuk su pompalaniyor. Shot sırasında yine düşüş oluyor. Diğer bahsettiğiniz tüm değişkenler de çok önemli fakat
Scandinavian ve Cinnamon roast arasinda (yani agtron gourmet skalasına göre 75 - 90 arasında gezen) bir kahve kullanıyorsanız bu sıcaklık dusumu alacağınız espressoyu oldukça etkileyecektir.
Bu tarz kahvelerde 1:2.5 demleme oranlarında 25% ve üzeri EY'e ulaşmak gerekiyor ki keyif alınabilecek bir kahve olsun. Bu seviyeye erişebilmek için bahsettiğiniz diğer etkenlerle birlikte yeterli sıcaklığın da saglanması gerekiyor. Diğer türlü seyreltilmiş kurşun akü asidi tadında kahve içmek kaçınılmaz olabiliyor.

Arkadas elbette kalkıp İskandinav kavrumu kahveyi denemiyor fakat kullandığı kahve belliki geleneksel espresso kavrumu ile İskandinav kavrum arasında bir yerlerde.


GS3'de demleme suyuna hiçbir şart altında soğuk su karışmıyor, soğuk su sadece ve sadece sıcak su alınan musluğun çıkışındaki suyun söylediğiniz gibi kaynar olmamasını sağlamak amacı ile karıştırılıyor. Demleme kazanı ise HX makinelerdeki gibi buhar kazanından takviye alabiliyor icabında hepsi bu. Benzer sistemleri ekonomik Expobar makineler de kullanır bu bir tercih meselesidir. Konu daha fazla dağılmasın. Mesele kahve kavrumu idi, espresso için kahve kavurmak ama açık ama koyu her babayiğidin harcı değildir, çok sofistike makinelere de gerek yoktur kavrum doğru ise.
 

mkm16

Yeni Kahvesever
Katılım
27 Eyl 2018
Tam bu konunun üstüne dün yaşadığım bir olayı fotoğraflarıyla paylaşayım.

Resimlerde göreceğiniz iki tabak da aynı firmaya ait aynı sipariş espresso çekirdekleri :D

Deneme amaçlı 500 gr kadar söylemiştim. Yanında bir de 250 gr filtre kahve harmanı söyledim. Espresso çekirdeğinden kavrum olarak hiçbir fark yoktu. Ve bu firma baya bilindik kavurucu.

4pWAd4.jpg
 
Son düzenleme:

sefffax

Tecrübeli Demleyici
Katılım
5 Eyl 2012
Tam bu konunun üstüne dün yaşadığım bir olayı fotoğraflarıyla paylaşayım.

Resimlerde göreceğiniz iki tabak da aynı firmaya ait aynı sipariş espresso çekirdekleri :D

Deneme amaçlı 500 gr kadar söylemiştim. Yanında bir de 250 gr filtre kahve harmanı söyledim. Espresso çekirdeğinden kavrum olarak hiçbir fark yoktu. Ve bu firma baya bilindik kavurucu.

4pWAd4.jpg
Hocam fotograf yok :D
 

mkm16

Yeni Kahvesever
Katılım
27 Eyl 2018
@sefffax yeniden yükledim gelmiş olması lazım :D

Fotoğraf bile utandı böyle bir işe o derece rezalet bir durum bence :D
 

myso

Aktif Demleyici
Katılım
6 Kas 2014
GS3'de demleme suyuna hiçbir şart altında soğuk su karışmıyor, soğuk su sadece ve sadece sıcak su alınan musluğun çıkışındaki suyun söylediğiniz gibi kaynar olmamasını sağlamak amacı ile karıştırılıyor. Demleme kazanı ise HX makinelerdeki gibi buhar kazanından takviye alabiliyor icabında hepsi bu. Benzer sistemleri ekonomik Expobar makineler de kullanır bu bir tercih meselesidir. Konu daha fazla dağılmasın. Mesele kahve kavrumu idi, espresso için kahve kavurmak ama açık ama koyu her babayiğidin harcı değildir, çok sofistike makinelere de gerek yoktur kavrum doğru ise.
Hocam sanırım farklı şeylerden bahsediyoruz.

Ben demleme kazanını besleyen hidrolik hattaki sıcak soğuk su karışımından bahsediyorum.
Paylaştığım patlatilmis resimde iki adet aynı parça kullaniliyor. Birincisi tea water mixing valve. Bu valfe giriş/çıkışlar şöyle:
Pompadan gelen soğuk su girişi
HX'a giden soğuk su çıkışı
HX'dan gelen sıcak su girişi
Sıcak su musluguna giden karıştırılmış sıcak su çıkışı.
Burada iğne vana aracılığıyla pompadan gelen soğuk su iki kola ayrılıyor. Bir hat direk HX'a diğer hat ise iğne vananın kanından by-pass geçerek HX'dan gelen sıcak su ile karışıyor.

Aynı parça numaralı HX mixing valve, yine fotoğrafta göreceğiniz iğne vana ile pompadan gelen soğuk suyu by-pass ederek HX'dan gelen sıcak su ile karistirarak demleme kazanını besliyor.
Atıyorum demleme kazanı pid ile 97°C de sabit tutuluyor ise, bu iğne vana ile demleme kazanına giren suyu 95 - 96 °C ocak şekilde ayarlamak mümkün. Böyle olunca tezgahın arlasinda 20 kişilik sıra dahi olsa, demleme kazanindaki ısıtıcılar terlemeden hafif güçte çalışarak suyun sıcaklığını sabit tutabiliyor.

Hocam konu dışı gibi duruyor ama aslında değil.
Eğer Beko gibi shot alirken sıcaklığın balkondan atladığı bir makinamız var ise bunu bir şekilde kompanse etmeden, iskandinav ve ötesi açık kavrumlarda keyif alabileceğiniz espresso almak mumkun değil.
Ben kendi bekomda pid üzerine aktif sıcaklık kontrolü ekleyip shot sırasında bu düşüşü engellemeye çalışıyorum.

Üstüne millet bu tarz kavrumlarda iyi espresso alabilmek için 2200 € verip aldığı EK43'ü 5μm içerisinde salınım yapacak şekilde hizalasin diye @titusgrinding gibi adamlara gönderiyor, üstüne dünyanın 400 - 500€ verip custom burr carrier satın alıyor, sonra yine 400-500€ verip SSPden değirmen bıçağı alıyorlar.

Neden çünkü iskandinav kavrumlarda espresso yapmak zor.

Üstüne bu kahveyi ince ogutebilmek için pre-infusion'da eklemek gerekiyor, hatta pressure-profiling de yararlı elbet. Ben de kendi bekoma iğne vana taktım. Shot sırasında vanayı gruptan su damla damla gelecek kadar kisabiliyorum. Neden? açık kavrum kahveler ile tuzlu limon suyu içmemek için. :D
 

Yirgacheffe

Necdet Âgâh
Katılım
8 Kas 2014
Konum
İstanbul
Orta kavrum diye tabir edilen kavurmalarda kahve çekirdeğinin hikâyesine, geçmişine bağlı olarak espresso hazırlama konusunda illa ki bir takım zorlayıcı unsurlar olacaktır.

Bunun ilki haliyle ekşilik ya da ekşilik diye tabir edilen kompleks unsurlar. Kullandığımız su, makinemiz, makinemizin sıcaklığı, kahvemizin bioyolijik profili, kavurma profili, öğütüm ayarımız, öğütüm kalitemiz, kavurma harici adımlarla baş edebilecek deneyimimiz, alınan shot'un içilebilir ömrü... Aslında baktığımızda klasik İtalyan espressosunda kullanılan dark roast'a nazaran light ve medium roast ile espresso hazırlamak zor.
Hele ki beklentimiz klasik İtalyan espressosu tadında bir şey ise kesinlikle zor. Hatta kimyasal olarak imkânsız.

Şayet kahvenin kavrulma öncesi sürecinde asiditenin ve ekşi tatlardaki profil unsurlarının ön plana çıkarılması şekilde bir process, işleme süreci varsa taze kahvelerde ekşilik kaçınılmaz olacaktır. Bunu en aza indirmek için o kahvenin bir defa minimum 20-25 gün dinlendirilmesi, Espresso shot almadan önce grup başlığının sıcaklığının sağlanması için flash yapılması, mümkünse öndemleme yapılması gerekecek. Hazırlık aşamasında doğru su, doğru temp, doğru öğütüm elzem zaten. Bu sayede dış etkenlere açık ekşilik unsurları mümkün mertebe tolere edilmiş olacak. Çekirdeğin tatsal profilindeki unsurlar ne ise, ortaya çıkacak ekşiliği bunlar oluşturur artık. Ama yine de ciddi şekilde olumsuz bir ekşilik varsa bu noktada kavurucu ana etkenlerden biri olarak işin içine giriyor tekrar.

Bu hususta kavurucu ve tüketici olarak çekirdeği tanımak gerekiyor. Örneğin, Ethiopia Sidamo profili gereği ister istemez ekşimsi olacaktır. Ethiopia Yirgacheffe de öyle. Veya Kenya AA, Colombia Medellin, Huila tarzı kahveler de aynı şekilde. Bu tarz kahvelerden kavurma kaynaklı ekşi espresso içmemek için minimum FC/FC+ tarzı kavurma ile iyi dinlenmiş bir kahve almanız gerekmekte. Diğer türlü asidite baskın unsur olacağından ekşilik yine kaçınılmaz.

Mesela klasik İtalyan espresso tarzında kahveler için bazen denediğim, üstünde çalıştığım FC+ üstü kavurma ve elde ettiğim espresso shot aşağıdaki fotoğraflarda mevcut. Böyle bir kahveyi kesinlikle filtre olarak kullanmam. Espresso olarak sonuçlarını görmek için kavurur, tadar, denerim.





Ekşilik yok mu, var. Ama tazeliğin ve profilin bir gereği olarak var. Kavurma hatası olarak değil. Ancak minimum bir iki ay dinlendikten sonra sıfır ekşilik kıvamına geliyor. Kahvenin profilindeki lezzet unsurları da fazla uzun ömürlü olmuyor haliyle bu tarz bir kavurmada. Bu da benim ne ticari olarak, ne de bireysel tüketici olarak tercih edeceğim bir şey değil.

*bu yaklaşımım konuyu açan arkadaşın bahsettiği kahveler ve firmadan bağımsız genel bir yorum.
 

Totoman

Yeni Kahvesever
Katılım
28 Ara 2018
Merhaba Peru çekirdeği ile denemenizi önerebilrim ekşiliği kırmak adına.
 
Son düzenleme:

sdcvn

Yeni Demleyici
Katılım
21 Tem 2018
Merhabalar, bu işi çok bilmemekle beraber Kahve kavrumlarının farklı olması gerektiğine inanıyorum..Türk kahvesi en az, Filtre orta, Espresso biraz daha koyu..Ama maalesef Koyu tabiri, kömüre yakın bir kavurma olursa bu hem sağlığa zararlı hem kahvedeki kusurları örtmeye amaçlı, hem kahvenin raf ömrünü arttıran bir şey..Çekirdek kavruldukça içindeki bazı maddeler açığa çıkıyor veya ölüyor? Bunu iyi dengelemek tabii kavurucunun görevi..Her çekirdek için yapma yanılma yöntemi ile kahveler demlenip tadılmalı ki mükemmele yakın sonuca varılsın da..zor iş...İşin içine herkesin farklı dil yapısı,tad duyuları girince içinden çıkılmaz olur durum..Kullanıcı faktörü, suyun sıcaklığı, su ile kahvenin etkileşimi de araya giriyor..Ekşiliğe, olması gerek durum kahvenin yapısı deyip baştan sağma cevap verilir genelde..Kahvenin tadı limon değil çikolataya yakın olmalı :D Naranciye istesek meyve suyu içeriz..Saygılar
 

highkos

Yeni Kahvesever
Katılım
10 Ocak 2015
Eğer rahatsızlık uyandıran bir ekşilik tadı alınıyorsa ve o kahveyi içmek keyiften ziyade işkenceye dönüşüyorsa problem büyük ihtimal kavrum ile alakalıdır. Bu durum asidite ile uzaktan yakından alakalı değildir. Maalesef bu ekşiliğe birçok 3. dalga kahvecide rastlanılması mümkündür. İşin vahim tarafı ise bu ekşiliği dile getirdiğinizde size verilen cevap damak tadınızın oluşmadığı, bu yörenin kahvesi böyle gibi cevaplar olabilir.

Uzun lafın kısası içtiğiniz kahveyi ekşi olmasından dolayı beğenmiyorsanız bitirmek için kasmayın, problem sizde değil, içiniz rahat olsun :D
 

Ziyaretçi_1

Tecrübeli Demleyici
Katılım
16 Nis 2019
Konum
ankara
Orta kavrum diye tabir edilen kavurmalarda kahve çekirdeğinin hikâyesine, geçmişine bağlı olarak espresso hazırlama konusunda illa ki bir takım zorlayıcı unsurlar olacaktır.

Bunun ilki haliyle ekşilik ya da ekşilik diye tabir edilen kompleks unsurlar. Kullandığımız su, makinemiz, makinemizin sıcaklığı, kahvemizin bioyolijik profili, kavurma profili, öğütüm ayarımız, öğütüm kalitemiz, kavurma harici adımlarla baş edebilecek deneyimimiz, alınan shot'un içilebilir ömrü... Aslında baktığımızda klasik İtalyan espressosunda kullanılan dark roast'a nazaran light ve medium roast ile espresso hazırlamak zor.
Hele ki beklentimiz klasik İtalyan espressosu tadında bir şey ise kesinlikle zor. Hatta kimyasal olarak imkânsız.

Şayet kahvenin kavrulma öncesi sürecinde asiditenin ve ekşi tatlardaki profil unsurlarının ön plana çıkarılması şekilde bir process, işleme süreci varsa taze kahvelerde ekşilik kaçınılmaz olacaktır. Bunu en aza indirmek için o kahvenin bir defa minimum 20-25 gün dinlendirilmesi, Espresso shot almadan önce grup başlığının sıcaklığının sağlanması için flash yapılması, mümkünse öndemleme yapılması gerekecek. Hazırlık aşamasında doğru su, doğru temp, doğru öğütüm elzem zaten. Bu sayede dış etkenlere açık ekşilik unsurları mümkün mertebe tolere edilmiş olacak. Çekirdeğin tatsal profilindeki unsurlar ne ise, ortaya çıkacak ekşiliği bunlar oluşturur artık. Ama yine de ciddi şekilde olumsuz bir ekşilik varsa bu noktada kavurucu ana etkenlerden biri olarak işin içine giriyor tekrar.

Bu hususta kavurucu ve tüketici olarak çekirdeği tanımak gerekiyor. Örneğin, Ethiopia Sidamo profili gereği ister istemez ekşimsi olacaktır. Ethiopia Yirgacheffe de öyle. Veya Kenya AA, Colombia Medellin, Huila tarzı kahveler de aynı şekilde. Bu tarz kahvelerden kavurma kaynaklı ekşi espresso içmemek için minimum FC/FC+ tarzı kavurma ile iyi dinlenmiş bir kahve almanız gerekmekte. Diğer türlü asidite baskın unsur olacağından ekşilik yine kaçınılmaz.

Mesela klasik İtalyan espresso tarzında kahveler için bazen denediğim, üstünde çalıştığım FC+ üstü kavurma ve elde ettiğim espresso shot aşağıdaki fotoğraflarda mevcut. Böyle bir kahveyi kesinlikle filtre olarak kullanmam. Espresso olarak sonuçlarını görmek için kavurur, tadar, denerim.





Ekşilik yok mu, var. Ama tazeliğin ve profilin bir gereği olarak var. Kavurma hatası olarak değil. Ancak minimum bir iki ay dinlendikten sonra sıfır ekşilik kıvamına geliyor. Kahvenin profilindeki lezzet unsurları da fazla uzun ömürlü olmuyor haliyle bu tarz bir kavurmada. Bu da benim ne ticari olarak, ne de bireysel tüketici olarak tercih edeceğim bir şey değil.

*bu yaklaşımım konuyu açan arkadaşın bahsettiği kahveler ve firmadan bağımsız genel bir yorum.

üstat çok güzel yazmışsın da aklıma takılan bir husus var. "minimum bir iki ay dinlendikten sonra" diye belirtmişsin ancak bir aydan sonra kahve bayatlamıyor mu? biz kavurum tarihi 1 aydan fazla diye yılların illy lavazza gibi firmalarını haybeye mi gömüyoruz?

bir de şu çekirdek ayrımına gitmişsin. santos harici espressoya gidecek single origin ve blend tavsiyelerini alabilmemiz mümkün müdür?
 

sefffax

Tecrübeli Demleyici
Katılım
5 Eyl 2012
üstat çok güzel yazmışsın da aklıma takılan bir husus var. "minimum bir iki ay dinlendikten sonra" diye belirtmişsin ancak bir aydan sonra kahve bayatlamıyor mu? biz kavurum tarihi 1 aydan fazla diye yılların illy lavazza gibi firmalarını haybeye mi gömüyoruz?

bir de şu çekirdek ayrımına gitmişsin. santos harici espressoya gidecek single origin ve blend tavsiyelerini alabilmemiz mümkün müdür?
Aslında bayatlama vs olarak değil aroma oturması olarak düşünülebilinir. Sanırım geçen seneki yarışmada derece alanlardan birisi kahvesini yarışmadan 45 gün önce kavurmuştu espresso için. Kahveden en iyi verimi aromayı ozaman almış diyebiliriz. Ucu bucağı yok gerçekten bu işlerin.
 
Üst