Almanyadaki kahvelerin fiyatlarına baktım şimdi, 250gr single origin kahveler 6.50€ - 10€ arası.
45-65TL arasında değişiyor, Almanyadaki bir kişinin maaşı min. 2000€, bu işte bir terslik olduğu bariz belli. Kavurucuları savunmak ve fiyat artışına kulp bulmak bana çok samimi gelmiyor
Benzer fikre sahip birini görmek çok sevindirdi. Türkiye'de, statü simgesi olan meta ve zevklere eleştiri kabul etmiyor insanlar. Buna kaliteli et restoranlarını, havalimanındaki kazıkçı simitçileri ve dükkanları, kentsel dönüşüm alanlarındaki fahiş fiyatlı evleri... son zamanlarda da kahvecileri örnek verebilirim. Eleştirdiğimiz zaman, "ben alabiliyorum" "bu işin bedeli var" "giderler var" "kalite ucuz olmaz" gibi karşı görüşler oluşuyor. Kalite neden ucuz olmasın? Dolar kuru, genel zamlar falan bu işin bahanesi gibi geliyor. "Nasılsa alacaklar, zevklerinden vazgeçmezler" gibi bir mantalitede olduklarını ve tekelliği kaybetmemek; rantı elden düşürmemek adına yapıldığını düşünüyorum.
David Harvey, (ünlü bir sosyolog ve düşün insanı) Asi Şehirler adlı kitabında, şaraplardan örnek veriyordu. Aynen üç-dört cümleyi alıntılıyorum:
"Şaraplar hakkında bilgi sahibi olmak, şaraptan anlamak kültürel sermayenin bir türü olarak analiz edilebilecek sınıfsal bir nişan anlamı taşıyor... ...Şarap üretimi para ve karla ilgili bir mesele olduğu kadar her anlamda kültürü de içerir (ürünün kültüründen tüketimini çevreleyen kültürel pratiklere, gerek üreticiler gerekse tüketiciler arasında gelişen kültürel sermyeye dek). Tekel rantı elde etme yönündeki sürekli arayış, bütün alanlarda özellik, benersizlik, özgünlük, otantiklik ölçütlerini aramayı gerektirir... ...(Baştan çıkarmayı sağlayan şarap veya şömine ateşinin yanında nostaljiye eşlik eden şarap reklam amaçlı kullanılan söylemsel aaçlardandır)... ...Burada otantiklik, orijinallik, benzersizlik ve taklit edilemezlik nitelikleri üzerine bir dil hakim olur..."
Bu örnekten de yola çıkabileceğimiz gibi aynı "kültürel sermayeye sahip olma" düşüncesi kahve için de geçerli kılındı. Kahve içenler, bu işten "anlayanlar", yeni bir dil geliştirdi ve söylemleriyle kendi güçlerini oluşturdu. Şimdi bu güce laf gelir düşüncesiyle kahvelerin ve ekipmanların fiyatların fahişliğini "normal" karşılıyorlar, çünkü bu nişanelerinin değerini kaybetmesine yol açacak. Bu kullanıcıların varlığı da üreticilerin ellerini ovuşturmasına yol açıyor. Böylesi bir rant varken, fiyatların ülkemizde düşeceğini hiç sanmıyorum. Sonra 69$ fiyat etiketli bardaklara dibimiz düşer; kettle'ımız bluetooth'a bağlansın diye para biriktiririz.
Neyse ben teze döneyim