Gün her zamanki gibi muhteşemdi, evde sadece filtre kahve demleyen demleyici, kahveler.net forumunda gördüğü espresso görsellerinden ve tariflerinden olacak ki canı müthiş espresso çekmişti, hemen o içi tüylü, dışı kot ceketini giyip yola koyulmuştu, yolda o görselleri düşünüp iç geçiriyordu, heves etmişti espressoya, tadı nasıl diye düşünmeden edemiyordu.
Kahveciye sağ ayakla girmiş ve ağzından o sözler çıkmıştı:
-Bana bir espresso lütfen.
Bunu duyan barista yüzünde sinsi gülümsemeyle hemen o 92 puanlık çekirdeği açmış ve öğütücüye dökmüştü. Demleyici ise kahvelerin nasıl ögütüldüğünü izleyip mest oluyordu. Öğütülen kahve yavaş yavaş portafiltreye doluyordu, son kahve çekirdeği de itinayla ögütüldükten sonra barista youtubedan izlediği "Epresso nasıl yapılır?" Videosunu bırakıp portafiltreyi aldı ve mat üzerine koydu, sol eliyle portafiltreyi tutup sağ eliyle videodan izlediği şekilde tamp yapmaya çalışıyordu. Kahve demleyici ise bütün bunlardan habersiz espresso hayalleri kuruyordu.
Barista görece tamp yapıp (buna şükretsin dedikten sonra) portafiltreyi aldı ve makineye taktı, düğmeye bastığı an, demleyici makineye doğru dikkat kesildi, makine sanki düden şelalesiydi, ama demleyici biliyordu akış yavaş olacaktı neden hızlı neden hızlı diye söyleniyordu. Acaba para iadesi var mıydı?
Kamu Spotu: O gün bir demleyici daha espressodan soğudu, iyi tamp hayat kurtarır.