Barista Ürküten Küçük Korku Hikayeleri

BahtsizBarista

Tecrübeli Demleyici
Katılım
19 Tem 2020
Bugun yeni Kahveler gelmis ben yokken, simdi bi baktim bi paket acik ve yarilanmis, dedim naptiniz ? Annemle Kardesim tek seferde " asiri cikolata kokuyordu Cikolata sanip yedik " bi tarttim 80 gr gitmis 🤣 ( Commandante Blend )
 

CoFFeePaTh

Tebrikler - Rütbeni Kendin Seç?
Katılım
8 Nis 2019
Konum
Adana
"Adanalı Demlemeci her sabah yaptığı gibi Bianca'nın düğmesine dokundu. Yaklaşık 15 dakika sonra içeceği taptatlı espressoyu hayal ederken kapısı çaldı, gelen Norveç polisiydi. "Adana'da Norveç polisi ne arasın." diye düşünürken aradıklarının kendisi olduğunu anlaması uzun sürmedi; anlaşılan kavurucu birey 155'i aramıştı. Polis, İngilizce "Kolombiyalı kahve üreticilerine eşek demişsiniz, sizi gözaltına alıyoruz, yatarınız çok." dedi. Demlemeci "Norveççe de söyleyebilirdiniz, açıkçası Google gibi kusursuz bir tercüman için farketmiyor." diyebildi. Polisler bu ifadeyi demlemecinin ters kelepçe istediği şeklinde anladı ve bu isteği yerine getirdiler.

Demlemeci "Ama benim vizem yok, nası' olucak İskandinav turu.' deyince...

"Bedeli birkaç gün önce Kahveler.Net tarafından ödendi, vizeye de gerek yok; DHL Express ile sizi ücretsiz taşıyacaz." dediler. "Oluyo mu lan öyle?" diye itiraz edecekken vazgeçti, paket Almanya civarında kaybolursa bu yolculuk çok eğlenceli bir hal alabilirdi."

......
 

BahtsizBarista

Tecrübeli Demleyici
Katılım
19 Tem 2020
Kahveden cok Cakil Cikolataya benziyor susleme olarak kullandigimiz 😅 ama bunu da ince ogutup kakao olarak ya da sicak cikolata niyetine kullanabilirsiniz
 

Cihanyuce

Tecrübeli Demleyici
Katılım
18 Şub 2020
Şu yukarıdaki fotoğrafı görünce sabah sabah bir deney yapayım dedim.

20gr çok kalın öğütülmüş ve tozları elenmiş kahveyi. 40ml 100 derece suyla 8 sefer döküş yaptım demleme 5 dk geçti. Yine de çözünmedi.

Demek ki kahve çok kalın olunca öyle döküşle falan kurtaramıyoruz.

20221208_092155-horz.jpg
 

teyyaredenkahve

Kahve Masası ✈️
Yönetici
Katılım
28 Nis 2017
Konum
İstanbul
Şu yukarıdaki fotoğrafı görünce sabah sabah bir deney yapayım dedim.

20gr çok kalın öğütülmüş ve tozları elenmiş kahveyi. 40ml 100 derece suyla 8 sefer döküş yaptım demleme 5 dk geçti. Yine de çözünmedi.

Demek ki kahve çok kalın olunca öyle döküşle falan kurtaramıyoruz.

Ekli dosyayı görüntüle 13707
Immersion bile kurtarmıyor Cihan :D Pipamoka belki vakumla falan biraz çözer ama o da zor :D
 

alterEluna

Profesyonel Demleyici
Katılım
20 Ağu 2022
Gri kedinin aylardır beklediği, hasretinden değirmenler eskittiği, yıllardır doğru düzgününü bulamadık diye hayıflandığı ve daha gençken ödemesini yaptığı afrika kahvesine kavuşacağı zaman gelmiş çatmıştı. Kavurucu kişi hep iyi haberler verircesine paylaşımlar yapıyordu ama bir türlü sonuca ulaşamıyordu. O arada firmanın envanterine yeni kahveler bile eklenmişti, hatta o kahveleri alanlar paketlerinin dibini bile görmüşlerdi. Aklında bin kuyruklu tilkiler dolaşırken stresinden saçlarına ak düşen kedi, hiç beklemediği bir anda kapının çalmasıyla irkildi. Kapı zili normalden farklı çalıyordu ama olsundu kapı kapıydı ve hızlı adımlarla sese doğru yöneldi. Dürbünden baktığında gördüğü kargocunun elindeki paket mutluluktan başının dönmesine sebep oldu, oradaydı; aylardır beklediği, sabır dersi niteliğinde kahvesi gelmişti. Büyük bir hevesle kapı kolunu tuttu,bastırdı ve çekti.

Tekrar bastırdı.
Tekrar çekti.

Ne kapı ne de kolu hareket etti.

Hasretiyle arasında sadece kapı vardı ve onu geçemiyordu. Kapı sanki açılmamaya yemin etmişcesine kımıldamadan dimdik duruyordu. Kargocu tekrar zili çaldı. Bu sefer zil sesini çok daha net duymuştu. Bu ses kapının zili değil de telefonunun alarm sesine benziyordu. Kapı koluna tekrar asıldı, olmadı, olmuyordu. Nefes nefese anlamsızca bağırarak kapıyı yumruklamaya başladı. Bir anda sarsıldığını hissetti. Sarsılma daha da şiddetlendi, sevinç yerini üzüntüye, üzüntü yerini şaşkınlığa bıraktı ve sarsıntı artarak devam ederken, kulağına tanıdık bir ses çalındı: "Eluna, bırak!"

Yumrukladığı komodinin kolunu yavaşça bıraktı. Elleri kanamıştı ve o kan beyaz komodininin her yerine bulaşmıştı. Eşi hayretler içersinde ona bakıyordu. Telefonunun alarmını kapattı ve o esnada kendisine gelen maile gözü takıldı.

"Önden satım Afrika kahveleri, bilimum sebeplerle 2038 Ocak ayına ertelendi."
 

portakalhalil

Uzman Demleyici ☕
Katılım
20 Ocak 2022
Günlerden kamp günüydü, seramik origamiyi, icosadan aldığım vida bardağımı ve kahvemi manzaraya karşı servis edebileceğim fellow serverimi çantama atmıştım, sabah erkenden dağ yoluna doğru harekete geçtik, akşam yağmur yağmış olacak ki yollar çamurlu ve akan yağmur suyundan dolayı oluk oluk olmuştu. Ayağıma yapışan çamurlar gittikçe yürümemi zorlaştırıyordu, manzaraya karşı tek bir adımımız kalmıştı, önümüzde zorlu bir tepe vardı, yağmur yağmasa belki bir hareketle çıkılabilirdi ama toprak yağmurla beraber yumuşamıştı, kara kara düşünmeye vakit yoktu, saat ilerliyordu ve manzara kaçamazdı, gerildim ve aniden tepeye doğru atıldım, sol ayağım çamura saplandı ve dengemi kaybedip geriye doğru düştüm. Çantamdan çıkan ses beynimde şimşek çakmasına neden oldu, çantama bakmak istemiyordum ama kötü son manzarayı bile gölgede bırakacak derecedeydi, hepsi kırılmıştı, ne origami kaldı ne de bardak.

Not: Bu korku herkese yeter🤣
 

zebercet

Tebrikler - Rütbeni Kendin Seç?
Katılım
22 Şub 2022
Konum
Ankara
Zebernikov bulutlu bir Ankara sabahına uyandı, cumartesi işe gitmek zorunda olması ve Ankara'nın keyifsiz sabahı hallice mutsuz etmişti daha günün başında. Dolabında ilk gördüğü gömlek ve pantalonu özensiz giydi, yola çıktı, işinin başına oturdu.
Tek motivasyonu bir bardak güzel kahveydi, fikren iyi bir bardak istese bile vücudu ve zihni bu fikre ayak uydurmak istemiyordu.
''Hadi bir an önce yap şu kahveyi'' diye fısıldadı içindeki huysuz barista.
Hızlıca kahveyi seçti
Değirmende kaç klik kaldığını hatırlamıyordu, göz ucuyla kesicinin gövdeden uzaklığına baktı. İşimi görür dedi.
20gram tarttı
O kadar üşeniyordu ki, hızlıca kaynasın diye kettle'a sebilden sıcak su basmıştı.
Su 1dk'da kaynadı.
Dripper'ı ve 1boy filtre kağıdını ıslattı.

Öylece bocalamak istedi suyu dripper'a ama içindeki huysuz barista, bütün memnuniyetsizliğine rağmen ''çiçekle'' diye fısıldadı
60 döktü 30 bekledi.
180 e tamamladı 1:15i bekledi
Son döküşü yalapşap 320ye topladı. Tek engel suyun öğütülmüş çekirdekten son lokmasını almasını beklemek kaldı.

Kenarda kahve karafa süzülürken bilgisayarının başına oturdu ama su çekirdekten kurtardıkça kendini, zihni değişik bir şeyler olduğunu fark ediyordu ve zebernikov'u uyarmaya çalıştı.
Karaf olması gerektiğinden daha dolu gözüküyordu. ''320ml demledim acaba çekirdek hiç mi su tutmadı'' diye içindeki huysuz baristayla konuşurken demleme bitti.
Bu sefer bardak dikkatini çekti. Çünkü her zaman filtre kağıdını ıslattığı suyu bardağa aktarırdı, ısınsın diye.
Ama bu sefer bardak boştu.
Zebernikov gözlerini kapattı. Boş dripper'a döktüğü su karafta kalmıştı, 20/400 demlemişti. Neden uyarmadın beni? diye içerdeki huysuz baristaya kızdı.
Kahvesinden bir yudum aldı. Günün ona verdiklerini kabul etti. Şimdiye kadar ne leş kahveler içtin bak bu gene de hepsinden iyi dedi ve kaderini kucakladı.
 

tanertan

Yeni Kahvesever
Katılım
3 Nis 2022
SEVGİLİ GEISHA

Granüldü, vayt çaklıt mokaydı, 3’ü bir aradaydı derken, ofiste başladı öğütülmüş çekirdek ve tek delikten su fışkırtan makineyle kahve demlemeye. Allah ne verdiyse, göz kararı ya da gözün kararması neticesinde 1/25-30-40 ve benzeri oranlarda demlemeler yapıp, açık bir çaydan hallice rengine bakarak “abi kahvesiz yapamıyorum” muhabbetleri eşliğinde içerdi kahvesini ve mutluydu.

Sonra, “ofise aldığınız kahveler baydı artık, farklı bir şeyler bakalım dediğinde”, elinde fındık aromalı, fındık notasının üç sokak öteden duyulduğu bir paket ticari kahveyle çıkageldi bir arkadaşı. Kahve demlendi ve her taraf fındıklı çikolata koktu. Yine de mutluydu.

Bir kaç delikten su fışkırtarak kahve demleyen bir makine aldı evine. Yöresel kahve çeşitlerinden de Endonezya’dan girdi, Guatemala’dan çıktı. Eve misafirliğe gelenlere, “hangisinden içmek istersiniz, Endonezya, Guatemala, Brezilya bla bla bla” diye sormaktan harikulade haz alıyordu. Hala mutluydu.

Her zamanki gibi merakına yenik düştü, “bu kahve ne menem bir şeymiş acaba” diye internette takılırken, buldu kendini forumları takip ederken. Sevgili eşi, “yine taktın bir şeylere, bakalım hayırlısı” şeklinde serzenişlere başladı bu arada. Daha önceki hobilerinden de aşina olduğundan, eşi de biliyordu yer gök kahve ve ekipman olacak. Ama durmadı ve hiçbir baskı onu yıldıramadı. Başladı ekipman almaya. Yanına da kahveler. Gece yarısı demlemeler, mutfaktan gelen tıkırtılara uyanan çocuklar… Mutlu olmaya devam ediyordu.

Ancak, nitelikli kahvenin tadını almaya başlayınca, ne ofiste ne de bilinen ticari kahvecilerde kahve içemez oldu. Ofiste mesai arkadaşları, dışarıda eşi dostu, başladılar burun kıvırmaya, dalga geçmeye. Ama yoluna devam etti ve mutluydu.

Eve gitsem, kendime bi kahve demlesem, sonra tekrar demlesem, yatmadan önce tekrar demlesem, uykum kaçsa ve tekrar demlesem, diye hayaller kurmaya başladı. O kahve, kahve de oydu artık. Hayat kahveyle daha bir güzeldi.

Kahve içiyordu ama, nefsi daha fazlasını istiyordu. Leblebi tozu kıvamına getirdiği kahve çekirdeklerini, çay kaşığıyla yemeği bile denedi. Artık bir bağımlıydı. Zaten, bağımlı olmaya da her daim hazır ve nazırdı. Ama bu bağımlılık başkaydı. Aldığı tadın bir önemi yoktu, yakalayamadığı tatların peşindeydi.

Küvete uzandı. Kahve banyosu harikaydı. Niye daha önce düşünmedim bunu diye hayıflanıyordu.

“Soğuk ve şehirler arası otobüslerde vazgeçtim çocuk olmaktan,
Ve beslenme çantamda Panama Geisha kokusuydu babam” diye şiir mırıldanmaya başladı. Şiir pek hoşuna gitti. Bunu tamamlamalıyım diyordu…

Kulağına belli belirsiz gelen “kim bu Geisha, kim bu Geisha” diye söylenen sevgili eşinin bağırışıyla gözlerini açtı. Hayatında gördüğü en güzel rüyanın ortasında uyandırılmanın burukluğuyla yatağından doğruldu, eşine sert bir bakış attı ve “Ah Geisha, keşke benim olsan…” diye iç geçirerek sessizce lavaboya doğru yol aldı..


Dipnot: Yukarıda yazanlar hayal ürünü olmayıp, yaşanmış hikayelerden derlenmiş, kahve ise 1/16 oranında demlenmiştir.
 
Üst